1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1613
Okunma

yüreğime deli bir rüzgar esiyor
sonra sağanak yağdırıyor
gözlerim
yağıyor yağıyor
bir avuç hasret kaplıyor
tüm bedenimi
sarıyor sarıyor....
ben yine kumarbazı oynuyorum
cama yaslanmış alnım.
gözlerim görebildiği en son noktada..
ayaklarım papatya yapraklarını eziyor
yaptığım binlerce faldan kalma
hayatımı kelepçelemiş tim hayatına
gittin.. sürünüyorum işte peşin sıra
uzaktan gelen her karartıyı sen sanıyorum
gelmeyeceğini de biliyorum aslında
yağmur damları çarpmaya başlıyor
başımı yasladığım cama..
bende başımı vuruyorum cama her saniye
ölen binlerce beyin hücremin içinde
sen de kaybol diye
mümkünatsızıklarla boğuşuyorum işte..
seni unutmak yada dönmen geriye...
binlerce mil deviren gözlerim, fark ediyor ...
bu karanlık , yağmurlu gecede ,
elleri cebinde
yürüyen adamı...
fısıldıyor ’belki’ diye ; kalbim, beynimin kulaklarına
imkansız diyorum ... ama ,
göz bebeklerimi de ayıramıyor
izliyor ,izliyorum
sana müptela yüreğim
çırpınıyor, çırpınıyor
dayanamıyorum..
bırakıyorum kendimi bu yağmurlu soğuk geceye
üstümde kısa kollu tişörtüm
ve
ayağımda terliklerimle
koşuyor koşuyor
yetişmeye çalışıyorum sanki geç kaldığım her şeye
ve arkası dönük sen sandığıma yaklaşıyorum
boyu senden kısa ama ; aldırmıyorum
gecenin sessizliğine ismini haykırıyorum
tam dokunacakken tökezliyor
düşüyor, düşüyorum...
uzandığım asfalt yolda sen sandığım
bakıyor, bakıyor
tüm duygusuzluğunu giymiş belli ki...
dönüp gidiyor...
ve ben düştüğüm yerde
üşüyor
titriyorum tüm bedenimle..
ama her hücremden daha çok...
en çok kalbim yine...
5.0
100% (4)