Karşımdasın ve susuyorsun
Yüreğimde bir sancı
Bir ağrı
Bir kanama hissi var
Gün ağırmak üzere
Gök turuncu
Kuşlar göç halinde
Kırılgan bir mevsimin
Ağlaması içime damlar şimdi
Oldum olası sen yoktum yanımda
Ama oldun olası yanımdasın
Hep sen doldun içime
İçimde sen varsın
Bir papatyanın yaprakları gibisin
Bir incir ağacının meyvesi gibisin
Reyhan kokumsun
Penceremden odama sızan

İçimde aylak bir çocuğun sarhoşluğu var
Yüzüme damlayan gözyaşlarımda ellerin
Ve çeneme inen bir damlayı siliyorsun
Boğazıma düğümlenen kelimelerimle
Kanayan bir yarayım ben
Susarak öldürdüğün

Ah sevdiğim
Bir bilsen
Bir görsen
Seni ne çok yaşatıyorum
Ne savaşlar veriyorum içinde
Kilometrelerce uzaktan sarılıyorum
Aynı odayı
Aynı yatağı
Aynı battaniyeyi paylaşıyoruz
Hatta aynı bardaktan çay içiyoruz
Aynı sofraya bağdaş kuruyoruz

Rengi griye çalan umutlarımın içinde
Güneşe dokunur gibi sana dokunuyorum
Üşüyen parmaklarımla saçlarını tarıyorum
Başını göğsüme yaslıyorum
Elmacık kemiğinden öpüyorum
Hava
Su
Ve toprak gibi

Ben bu akşam firari bir sevdayım
Mahkumum sana
Bir hücrenin içindeyim
Kanadım kırık
Sarı bir oda
Yelkovanı kırık bir saat
Ve paslı bir kapı tokmağı
Ve içimde akıp giden sen
Karşımdasın ve susuyorsun

Ah sevdiğim
Bir bilsen
Bir görsen
İçimde bir çığ gibi büyüyen özlemini
Ben üşüyorum
Özlemin ısıtıyor içimi
Karşımdasın ve susuyorsun


İbrahim Dalkılıç

10/07/2014
19:05 İzmir