11
Yorum
21
Beğeni
4,9
Puan
2416
Okunma


Bildiklerim var bazen, göremediklerim
Bir de gördüklerim var, bilemeden
En çok göremediklerime önem veriyorum
Çünkü his görmekten fazlası
Biraz kolonya içsem
Dişlerime güzel gülümseyen kıyafetler diktirsem
Dudaklarımı yapıştırsam
Ağzımın içinde kelimeler sallansa salıncakta
Konuşmak daha anlamlı olur
En çok kırmızı sustuklarıyla meşhurdur dudaklarım
Ağzımın penceresini açmak ferahlatmaz bazen
Cereyana kapılır küçük dilim
Kelimelerimin beli tutulur
Düşemezler sonra duymayı uman kulaklarıma
Biraz parfüm yutsam
Pencereyi açıp tüm dünyayı temiz havayla doldursam
Dondursam yüzümü
Böyle güzel çünkü
Her gün çatlamış seslerle karşılaşıyorum
Bayatlamış dudaklar
Ne dediğini bilmeyen ağızlar
Suskunluk daha çok yakışır bu şehre
Hele çamurluyken içi
Berbattı sokaklar
Gözlerini oymuşlardı gecenin
Patlak bakıyordu
Böyle bırakıp gidilmezdi
Yoksa giderdim ağzımı kapatıp
Bir daha soğuk almamak için yağmurdan dilenirdim
Sıkıldım biraz da sıcak oldu
Yağmur hep gecikir buralara
Rüzgâr hep erken gelir randevusuna
İç sesimi duyup, onunla muhabbet edebilecek kadar sıktılar beni
Her şey fazlasıyla kötüydü
Ben iyice gülümsüyordum
Küçük ayrılıklarda büyük şiirler yazılıyordu
Kimse güzel veda edemiyordu ya da bilmiyorlardı
Ben iyi bilirdim ayrılığı
Bedenin bedenden ayrılmasını
Etinden et gitmesini
Kesilmesini ellerinin
Organının bir parçasını çöplüğe bağışlamayı
Küçük geliyordu ayrılıklar
Şiirle büyütüyordum
Ağzım öyle çatlak ki
Kelimelerin suyu sızıyor
Ama dilim sünger gibi
Adını bırakıyor
Gerisi lüzumsuz
Gerisi olmasa da olur aptallıklar gibi
Her akşam geçerken o hanımeli kokan sokaktan
Evlerin mutfaklarından gelen gürültüler
Nasıl da özendiriyor beni yaşamaya
Başrolde intihar göz kırpıyor
Yastığımın altında, görüyorum.
On Temmuz İki Bin On Dört 14 50
Nevin Akbulut
Not: Şiirimi güne taşıyan değerli Seçki Kuruluna çok teşekkürlerimle, çok sevindim :)
5.0
96% (26)
1.0
4% (1)