Gökler, gökler...
Gökler kendisine ağır gelir
Ağlayamaz ama dayanamaz da
Kırılır, yırtılır, ayrılır...
Cebrail’in kanadıyla
Çünkü vakit gelmiştir
Furkan kalbe nakşeylecektir
Ve geldi de nur dağının içindeki
Nur insana İkra diyerek...
Sonra gökler ayetlerle doldu
Rahmetin yağmur denilmesi unutuldu
Çünkü göklerden ayetler yağıyordu gece gündüz
İnsanlara müjdeler geliyordu
Ve zalimlere cehennem...
Ve açılır tüm dua kapıları
Yıkılır bir bir celaletin putları
Güneş gibi sızar evlere, insanların kalbine
Sesini duyan aşık olur kendisine...
Ve bu aşk o zamandan bu zaman kadar geldi Ya Resulallah
Ahir zamanın son demlerindeki vakitden sesleniyoruz sana
Seni çok sevdik ya Resulallah
Kuran-ı Kerim’i çok seviyoruz Ya Resulallah
Senin ayın geldi bizim kapımıza
Güneş tepemizde olsa da
Tutacağız orucumuzu seni kalbimizden tutuğumuz gibi
Sıcak, cehennem, kıyamet demeden
Niyetimizin tek şahidi Cenab-ı Hak’la
Kırdık içimizdeki nefsin putlarını
Sarıldık bıraktığın Kuran’a
Ve Cenab-ı Hakkı’n
Şeytanların zincire vurulmasıyla
İnsanın bol bol hayır yarışmasıyla
Sana koşuyoruz Ya Resulallah
Ve başta sen şahit ol Ya Resulallah
Sonra yer gök ay güneş
Tüm melekler cinler
Ve gelmiş geçmiş tüm varlık şahit olsun
GÜNEŞ GÖKYÜZÜNE İNSE BAŞIMIZIN UCUNDA DOLANSA DA
CEHENNEM ATEŞİ AYAKLARIMIZIN DİBİNE GELSE
BOĞAZIMIZDAN SUYU DEĞİL,
TERİMİZİ BİLE GEÇMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ
TUTACAĞIZ ORUCUMUZU
Şahit ol Ya Resulallah
Senin şahitliğinle Cenab-ı Hakkın huzurunda olalım ki
Azabını ümmetine tattırmasın...(AMİN)

.../// İbrahim Halil Yalman