5
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1063
Okunma

rüyâlar görüyorum
kimsenin bilmediği
nüvesi çürümüş saadetin
içinde kıyâmet tedirginliği ...
yalnızlıktan kim üşümez ki!
fütuhhat çâresizliği olsa evrenin
dolaylı donanmış dolambaçlar
raflarda küflenmiş bir sürü saç teli
uvertür sayılır birkaç resim
içimde baş edemediğim bir sürü insan eniği
sen ömrümün fi/yakalı süsü
etiyle eteğiyle hepsi senin
hepsi...
kim yalnızlıktan üşümez ki!
tüm romanlar öyle söylüyor
tüm bildiriler tüm dinler
hayat sevilirken mükellef
ve yaşamak; denizce şefkat kıyıya
neden bu üretken yalnızlıklar
kolların çokaklığı kimden
aşk mı
gündüzleri yıldızları görememek
yoksa gözlerde eksiklik mi!
.
.
şimdi ne varsa parya yükü
sevmekse sevmek
her şeyi elense edip
neyi kurtarır insan
ne var ne yok çıplak giderken o kuyuya
her şeyi katledip!
yalnızlık kimi üşütmez ki!
şimdi biraz telepati
hem -okumak için-
ille de anlamak gerekmez bir şiiri
say ki mevsimsel ayaz hepsi
sonbaharı yazla kandırır gibi
saatler az geri
müştak bir esinti usuldan kıyıya
aşk fısıldıyor kumrular
yerinden düşmüş bir dizeyi çakar gibi
yatağında ölmez sevmek
kim üşümez yalnızlıktan
kin üşür! sevgili!..
.
.
.
ToprağınSesi
.
5.0
100% (8)