13
Yorum
31
Beğeni
0,0
Puan
2849
Okunma

önde müstekbirler/ve geride kalanlar
bana hayattan bahsederseniz şayet
size çok güzel bir ölüm anlatırım insanlar
susalım
ömrüm emeklerken ağrımın kuraklığında
çocuk seslerini dinliyordu ruhum
son senfoni
ilk arya sahnesi
aldatan bir adi nutuk
ve birbirine bulaşmış gözyaşları
özgürlüğün ölü sesiydi
iki mevsim bir ömrün telaşını tutuyordu zulüm
dudaklarım şahitti
masumum
ben günahsızım
gözlerim son üç resmin eseri
-doğ
-yaşa
-öl
umarsızım
avuçlarım
kör bir yemin ülkesi
-sev
-aldat
-vur
kansızım
İbrahim daha”halilullah” sofrasını kurmamış
bütün hayvanlar dilsiz ve sağırken
mutluluk hep sürüngendi elestten beri
acı kavramı
mahluk yaşamı
yeraltında hain bir trendi
korkunç bir katliam sevkiyatıydı bu
Yalnızım hep
“ölen hayvan idi
âşıklar ölmezdi”
öldüm
yeryüzü ki meleklerin gönlünde
toz duman ve şekilsizken böyle
İnsanların soyu dağa düşen bir gölgeydi
toprak “lailahe” dedi
dağ bu yükü reddetti
İşte bu nida kuşatmışken evrenin sol göğsünü
Örtülü çığlık sesleri
“illallah”diye savaşa girdi
yalvarıyordum
dinleyin beni diyordum
açmayın yüzümdeki cehennem perdesini
duymadı kimse sesimi
ve gökyüzünde koca bir ölüm şenliği uyanmışken
o ilk ayet
kalbinin kapısını çalıyordu taşların
iblisin dizleri kıvrılıyordu imanın boynunda
artık yalnız değilim
Sürüyle ruhikizlerim
ve daha çok ölüm
Yinede büyüyordu umudum
gözlerim bir peygamber sağıyordu karanlığa
Ölmedi insanlık
Ölmedi kalbim daha
“eşhedüenlailahe”
bir hisseden ilk kıssaya
hayat bir tutam ışığa gebeyken böyle
içimde bütün ruhlar intihar ediyordu
bir zerre düşünün
tüm insanlığın sonuydu
sabah çok erken
uykusu kaçmış bütün ebabil kuşlarının
sarhoşluğa vurmayın
ayağa kalkın
Âdemin hain dölü
elinde bir keskin cinayet gölgesi
safran rengi kaynayan öfkesi ile
yuvarlanıp düştü yeryüzüne
Gök gürültüsü
Gönül sarsıntısı
Yıldırım yağışı
korkuyorum
kapayın gözlerimi
öldürecek bu melun beni
bilseniz
aklımdan işkence melekleri geçiyor
ceza kesen ateş parçaları
caydırıcı bütün ağrılar
ve gönül salıncağımdaki yavru umutlar
her şeyi yok etmek istiyorlar
ben bir cehennem sahnesiyim
bilmiyorlar
“vay haline gidenin”
artık çok geç
yıldızları saklayamam koynumda
ve gözlerim ilişmez ay doğarken suya
sarası geçti gözlerimin
insan değilim
bir babanın ağzında
yüzlerce ölü kuş sürüsü
sevinçle ağlıyordu
sızlayarak gördüm
“İllallah” dedim
ve gelin son yeminle
sükunetle
inanarak sevelim bir daha
bu ziynet ocağında
burası
çocukları sev(mey)en kör dünya
"tek hakikat bu karanlıkta"
my