saatini düzeltti sanki gelecekmiş gibi
etüt etti gizli bir şeyi
bilmiyoruz bir dalgınlık ötesi
kendi hesabına çalışan eller

o piyanistin genç yaşta ölmesi
kendi isteği değilmiş gibi yavaşlayan soloya
ilk baharlar gelmiş
yazın kurak geçmesine mani olamıyorsun maalesef

bırakın boş ayaklarıyla yürüsün
bir hadiseyi sorduğunuzda onu bile bilmiyor
bide ne bileyim ben
yavru ağzıyla kuş uçuruyor sonsuza

bize geldiğinde
kapının arkasındaki kola sıkıca tutunmuştum
gölgesinden çok korktuğumu söyleyemedim
bana aittir dediğinde içerlenmiştim
ne kadar berbat görünüyordun ışığın altında
göğsüme dayanıp
aramızı örtünce anladım
öyle değildin

oysa bu söz
dal ucunda son bulmuş bir harf sadece
dokunsam ne çıkar deme
benim için önemli
senli hatıralar taşıyan hamalın son isteği
şuracıkta biraz dinlenmek

çıktık nefes almak için boşluğa
nereden başlasam sen
nasıl uzatsam bizli kelimeler
ay ışığının katili olacaktım neredeyse
tam isabet dudaklarımdan öptün ya
bir aslanı vurulurken gördüm
ağlamaya vakti olmadı

neden çok geceler uzadı kirpiklerin buraya kadar
sorup soruşturdum hayat denen gerçeği
doğru mu bu yaptıklarım
doğru mu
eğri mi yoksa
yanlışlar içinde geçti hissettiklerim.