//..ne güzeldir
hayatın güzel yanlarından söz etmek
yıkılmaz kale gibi durup
umutsuzlara umut
gücü tükenenlere el vermek
evet evet
ne güzeldir büyük bir semaver başında oturup
demli çay sohbetlerinde
ordan burdan deyip gülmek..//

lakin
değişen alışkanlıklar var
dünyanın eksenimi kayıyor bilmem
anlamı değişti sanki herşeyin
her nefeste suni bir riya kokusu
küfürler göklere çıkıyor
diller gıybetin arkasında deli rüzgar
ağızlar dolusu savruluyor


sır vakti midir
sur vakti mi
eşikten ötesi vahşi yaban
umudu utanç keser olmuş
kırgınlıklar kızgınlıklar dedikodu
pervaneler misali ateş arıyor
keskin karanlıklar rotası
sallanıyor maddenin ipinde çocuk
gözleri mahşerin tam ortası

//..ne güzeldir
berrak bir nehirin akışını seyretmek
kaygıları erteleyip her zaman
göğsün dik yürüyebilmek
güzeldir mutlaka
temmuz güneşini koynuna sokup
şubatın soğuğuna sürmek
güzeldir evet
iyi dileklerin gölgesinde
kan kusarken bile
kızılcık şerbeti içtim diyebilmek..//