0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1785
Okunma

’her sessizlikten sonra içime
soğuk bir ölüm düşüyor
ve sanki kıskıvrak yakalanıyorum’
bu nasıl bir senaryodur bilmiyorum
dilim dursa,dudaklarım kıpırdamasa
sözcükler kelebekler gibi özgürce uçup gitmese
işte o an başlıyor Azrail’in fırtınası.
gerilim dolu kasvetli bir film gibi anasını satayım
sanki damarlarımda akan kan donup kalıyor bu fırtınada
ne yapsam, ne etsem, nereye gitsem, nereye kaçsam kurtulamıyorum.
teslim alıyor beni apansız bir düşman gibi
ve sanki pusuya düşmüş bir insanın terlediği gibi
korkunun hükmettiği salaş sular akıtıyor gözlerimden
ellerim şimşek hızıyla seğiriyor
dokunmak istesem tutamıyorum
tutmak istesem hissetmiyorum
bu nasıl yaşamaktır bilmiyorum.
donup kalıyorum işte hayatın belkide en güzel yerinde
ne aşağı ne de yukarı çıkabiliyorum
sadece kendimi, ölümün soğuk esen akortsuz ritmini dinliyorum
ve buradan ne zaman çıkacağımı doğrusu hiç bilmiyorum..
mayıs/2014
5.0
100% (1)