12
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1440
Okunma
Zordur uzak düşlere prangalanmak. Yakın düşler dilerim. yalnız iki yürek şiirleşmesinde...
I.
denizi özledim
yosun kokusunu
martı seslerini
kayıkların hırpaladığı suyun saçaklanmasını yosunlarla
-bilmezsin-
bahar göğsümdür
yaslanır okyanuslar dilime
çağlardım
ben hiç bir yerde öylesi alımlı
bir yanı tılsımlı yeşile rastlamadım
düşen dalındaki sesine yandı toprak
sevdayı Yusufçuklar kıskanırdı
sırf bu yüzden maviye tutunur usanmadan tepelerin ardından bakardı yeşiline
uçurtmalarım
ne çok sevişmişti bulutuyla
dudaklarında yağmur damlaları
topraktan çaldığım çiçeklerin kokularında dalgalanan saçlarıyla
hep bir yerinden sıyrılıp hayatı
özgür çığlıklarıyla çırılçıplak bırakırdı
haylaz kanatlarım
meleklerin kıskandığı vakurlukla geriliyor şafağına dağların
bırak öylece kalsın gün batımından arta kalan bakışların
gece şahididir
bekleme
ben sayarım kaç çığlıkta gider yar
ne varsa toplar alırım sesime
yad elime söylemem
kesilmesin kainatı besleyen sesin
susarım
kinlenir
uzak iklimler
başıboş düşler
her hecesi, her imlası giyotin
başı vurulmalı zalim gecenin
II.
unutma
kesik başlı söğütler söyler
adını
salınır kıyısında çayın
dolar gölgen suya ağırlaşır
çeker tomruklaşan bedenimi
dilim
dinle
birazdan günü mühürleyecek gölge
sesin çıldıracak
dallarda
yüzünde baharın bin rengi
hadi bağla ellerimi
bin renkle sevişen düşlerin arasından sızacak gün
uzun bacakların arasından denize varacak bedenim
tutsaklık sayma
kavuşulacaksa ummana
-sen bilmezsin-
ben dilimi gözbebeklerinde söndürdüm
acımam suskunluğuma
şafak göz kapakların
unutma/kapama
bulunmazdayım
ağlama ıslanır bedenim
kabul etmez toprak
incinir düşlerim
kederim gülüşümde
kuşlar konmaz kirpiklerime artık
bin yıllık suskunluk benimki
sürer/düşer
ağulanır gidilişinle
yoksan topaldır artık akrebi saatin
zaman bir keşişin türküsü
hep cehenneme yanar
ben zamanın kölesi
zincirlerimde yankılanıyor
bir sarnıcın sancısı
düş/en olmadık uçurumundan
gecenin ateş böcekleriydik
yandık kandilin yalancı aşkında
tutuştu çengilerim med cezrimde
çok vakit sonra öğrendik
ateş böceklerinin ışık saçması
korkudan…
bu yüzden yanında görünür kalbim
yeşil tutuşur
deniz dalgalanır
avuçlarıma sakladığım yıldızlarım
bir bir savrulur rüzgara
mavi en çok yeşile yakındır
karanlıkta
III.
ateş ve su
gün ve gece
acı ortağıdır düşlerin
katık yapar Azrail suçuna
dil alır payını şiirden
atlar koyak sevdalısı
harmanlanır durur şahlanışında
yabandır
adı filizlenir bağlarında
şefkatin dolu dizgin sürgün verir dağlarımda
kekik değil reyhandır taşı toprağı
alır kundağına büyütür
söz biter uyanışında
hadi bir düş çiz
ikimizin adını verelim
verem sabaha
yayılan kızıllık
kızılcık şerbetidir diyelim
her düş aşka
K.Y.