0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
943
Okunma
Yığıldı yine taşlar karanlığa
Vakit geç,sıkışıp kaldım
Gökyüzüyle yeryüzü arasında
Ve kentlerin yalnızlığında
Tütsülenmiş çocukların ironisi
Anlam aratmadı adımlarımda
Dünya için inançlı bir aptaldım
Belki de korkak bir mülteci
Savaşlar çıkardım
Süngü yaptım yüreğimi
Nihilizme kapıldım
Hiçlikler yarattım Tanrı üzerine
Ağaçların gölgesine sığındım
Türküler söyledim
Savurdum gülüşümü gökyüzüne
Büyüdüm,kulaklarımda çınladı sonra
Saksılar düşecek diye
Kaçtım apartman diplerinden
Anladım ki savaşlar bitmez
İnsan hep harp halinde kendine
Bir de kadın sevdim ömrümce
Gülüşünde ganimetler buldum
Bozdurup bozdurup harcadım
Yıllar geçti,ceplerim hâla dolu
An geldi,sıkıldım her şeyden
İnsan sıkılmaktan sıkılıyor üstelik
Bir değişime mi işaret bu?
Geçer oğlum,geçer…
Ağlamalı mıyım yitirdiklerim için
Ya da şükür mü etmeliyim kalanlara
An geliyor ağız dolusu küfür
An geliyor ağız dolusu dua
Bırakıyorum acıyı aşkı
Bırakıyorum şiiri şairi
Bırakıyorum dostlarıma
Bir burun bir göz iki de kulak
Rastgele karalıyorum kağıtları
Avuçlarımda binlerce tutsak kelime
Dağılıyor kağıtlara özgürmüş gibi
Kara bir lekedir şiirim
Bırakıyorum acıyı aşkı
Bırakıyorum şiiri şairi
Bırakıyorum dostlar kabullendim
Benden geriye
Bir burun bir göz iki de kulak
5.0
100% (1)