7
Yorum
26
Beğeni
5,0
Puan
1607
Okunma

Hayatın önünde hizaya çekilen asker gibiyim
dön diyor
dönüyorum
sev diyor
seviyorum
git diyor
gidiyorum
bırakıp ardıma bakmadan.
Arada çaresizce firar etmeye kalksam
ensemden tutup ayaklarının dibine atıyor
tezkereme bir ay daha fazladan katıyor..
Aşkın ertesinde ki mülteci kampındayım
en büyük cezam kesildi
nöbetim var gece gündüz
terkedilen gönülleri bekliyorum
çaresizliklerinden kimse faydalanmamalıymış
terkedilmek de bir nevi tecavüzmüş
ruh en büyük darbeyi ummadığı kişiden yer
kimseye söyleme diye de kulağı çekermiş..
Her yerde kıvranan insanlar
bir boşluğu avuçlayıp avuçlayıp sinelerine sürmüyorlar mı
kahroluyorum
gözetlemekten yorgun düşüp
başımı çaresizliğin taşına yaslıyorum
garip bir aşık eşlik ediyor öyküme
ben de diyor ben de sendenim.
Daha ne kadar dayanır susuz kalan bir kelebeğin kanadına yüklenmişken aşk
üç günlük ömrünü ziyan eder de konar mı omuzuma bir daha.
Elim yüzümü sıvazlarken kaybolmuş bir sevdanın üstüne,
yüzüne dokunduğum günler düşer ellerime
sakallarının battığı zamanı devşirir dudaklar
keserim düşünmeyi
yüzüme batmasın yeniden diye
senin sakallarını kestiğin yerden keserim her şeyi
bir mülteci de benimdir artık
nöbet tutulanların haberi yoktur bundan
onlar bir kendileri var sanırlar bu kampta
nöbetçinin halinden ne anlarlar
tek kendilerine bakarlar.
Her seven yalnız değil midir sevildiğinden habersizken.
Kendi kendime küsüyorum bazen.
Hep mi kavuşması imkansız bir sevda kovalanır böyle
yorulan bir avcı gibi
nefes nefese çöküyorum
saçım yaslandığım ağaca dolanıyor
bir zamanlar onun eline dolanırdı
aşk kondururdu aralarına belik belik
çıkan her asi tutamı öperek koyardı yerine
dudaklarım kıskançlıktan alınırdı
sevdanın en nadide güzelliği gözlerime salınırdı..
Bir tövbe/nin önüne çörekleniyorum yılan gibi
soğuğum..
Üşüyorum...
Ne ellerim ne ayaklarım ısınmayı hatırlamıyor artık
o kadar kanıksamış ki yokluğunu
sanki ben değildim bir zamanlar dudaklarıma dişlerini geçirerek ısıttığı
şimdi kenarında ayrılığın kanı var
Yaslandığım çam ağacı erkeksi kokusunu getirir bana
bıkkınlığın gölgesi sessizce vurur cana.
Ayvazım DENİZ
5.0
100% (20)