Bu sabah hıckırarak uyandım ,
O herzaman sıcacık olan yatağımı buz kesimişti sanki,
Ayaklarıma kadar donmuşum.
İşte bu sabah ilk defa kalbim acıdı ,
İlk defa bir buruklukla kalktım o yataktan.
Seninle olmaya başladıktan sonra ,
Üzüm bağına eş olan yatağım
Şimdi gazelden öte.

İlk defa sarmaşıklarla koşuşturduğumuz o rüyayı görmedim.
Bi yüzümü yıkayayım dedim,
O hep sıcak akan su bir karlı dağın şehveti kadar soğuktu,
İnan abartmıyorum yüreğim üşümüş bugün.

Elleri buz kesmiş bir çocuğun , eve girdiğinde yaşadığı o mahsumiyeti yaşamak İçin sana ihtiyacım vardı ve sen her zaman olduğu gibi yoktun.
Düşlerim bir kafeste can çekişirken ,
Umutlar kipritci kızın elleri kadar soğuktu .
Hayallerim onun ısınma hayalleri kadar umutsuzdu,
Sorgularken yalnızlığımı duvarlar .
Yıllar yıpratmıştı gözlerimi .
Kol sarkmaları da başlamış hem alnımı seccadeden kaldırmamam gerekirken,
Daha sevdayla uğraşıyorum.
Gözler ferini kaybetmiş.
Belki görsem tanıyamam seni,
Ama ben seni benim olasın diye sevmedim ki .
Ben senile hiç konuşamadımda,
Aslında sen hiç benim olmadında,
Ama olsun ulaşılmayan aşk makbülmüş dediler ,
kavuşursan aşk bitermiş dediler ,
Benimkide bir umut ya işte;
Musalla taşında yatarken bir öpücük kondurursun anlıma belkide .