Bir ölüm, bir ZEYTİN, bir İNCİR, ağacı demek karşılığın’da,
Zeytin’in, incir’in, Başkent’i, AYDIN’DA,
Bir sela veriliyor; gitti diyorum, Bir İncir, bir Zeytin,
Öfkeleniyorum; yooo gizlisi saklısı yok artık, bu, işin
Belki günde, 3--kere, 5--kere, her sela verilişin’de,
Allah rahmet eylesin diyorum, diyorum’da,
Allah rahmet eylesin , deyişim değil’ki, ölene
Yerine köklenen İncire, Zeytin’e,
Çünkü her sela, bir ölüm, bir ölüm’de, sonrası Bin ölüm hem’de
Çünkü, her ölüm, asırlık, bir İncir, bir Zetin, ağacının kök’lenişi,
Yerine , bir ölünün gömülüşü
Hayret, gıgı bile çıkmıyor kimsenin
Çağırsan bir Alman’a, bir japon’a, / Desen’ki, bak bakalım şu etrafına
Hemen bunu; yap’sa, yap’sa, türkler yapar der
Bu ne yav, bir yandan mezarlıklar, bir yandan, su depoları,
1, yandan, ünüversiteler en ağrıma giden’de, onlar akıla bakın gözümle gördüm doldu
Binlerce dönüm ; Bir kepez semti, vardı
İncirlik’ler, Zetinlik’ler, söküldü ADNAN MENDERES, ünüversite, hastanesi oldu,
Bomboş taş gibi yerler yokmuy’du,
Şimdi gene ;mezarlık hariç; kemer, semtin’de,
Binlerce dönüm; İncirlik’ler, Zeytinlik’ler, ADNAN menderes kampüsü’ne, ayrıldı
Yani, gene ölüm; ve gene olan İncirler’e, vesair’e, Zeytinler’e, oldu
Şu, yazı’mıdır? şiir’midir, neyse nedir; yazarken belki; 6 sela verildi
Bir bilenlere bakarsan ihtiyaçmış; len ölü topralara gözünüz kör’mü,
Yuh artık size; Gavur yapmaz, bizim bize yaptığımıza; eğitim’ha, eğitim’mi? fay’mı?
150-200 m,t,den su bile çıkmayan yerlerden faymı olur; salak yerine komayın, insanı
Ben yarın, geride’ki, ejdadıma, ne derim
İşde; elim’le, dilim’le, gücüm yetiyorsa gücümle buğuz ettim, derim, ve ederim
Bu kıyma yukarı’dan, biri duyup gelmeli durun bakalım demeli
Bu ne, rezalet yav, Vebali var, Vebalini, bilmeli
Yav, bu ne biçim eğitim; yav bu ne biçim mühendislik, yav bu ne biçim çeliş’ki,
İnsan ömrü, olsun , 100 yıl, bu asırlık İncir, Zeytinler, bir insan ölümüne değer’mi’ki.
Yahya sevim ; Aydın.