2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
808
Okunma
Sevilmeyi unutmuş, sevmekten korkan bir kadının çaresizliğini okuduğum gün yazdım bu şiiri. O şimdi sevilen ve seven kadın şu an.
Hayatıma armağan edilmiş
Kaderi gözlerinde okunan
Sevgiye susamış,
Güz kadını.
Kara bahtını gizlemekten yorulma,
Yüreğini kuşatan acıların
Meyvesini yemekten vazgeç
Sevda yüklü zamanların
Gölgesine sığın.
Göz kapakların
Maziye kapanıp utanmasın.
Bırak ;
Yalnızlığın benim olsun.
Köklerine dayanmış olan
Bütün nefreti
Koparıp alayım ruhundan.
Kasveti kanatlarında taşıyan,
Yaralı bir kuş olmaktan
Çık artık sevgilim.
İhanete uğramış bakışlarını
Göklerin derinliğine at,
Dudaklarında demlenen
Tövbelerin gizemini boz benim için.
Ey sevgili yar !
Şu garip ıssızlığına
Taze sabahların güneşini vurup,
Rüzgara dilenmiş saçlarına
İzin ver,
İzin ver de
Yıldızlar yeniden dökülsün.
Sevgi denizine açılırken.
Bak şimdi ;
zarif ve suskun hallerine hayran olup
Yanı başında pervane gibi
Dönüp duran,
Ve ıslak caddelerde
Deli gibi koşan
Aşık bir adam yarattın.
Ben senin için
Kudretli aşk ağacından
İkimizin adına bir dilek tuttum.
Taşlanmış hecelerden
Kaçırdığım bir kaç kelimeyle,
Ağdalanmış insanlığıma
Bir bahar şefkatiyle dokunan,
Ey Ömürlük kadın!
Güzel bir hayatın yükselişi
Yeniden tırmanırken ruhumda,
Sen ;
Gönlümün toprağına serpilmiş
Kırmızı bir gül
Bense ;
Senin adını kainata haykıran
Ferhat olacağım.
Sırf seni mutlu etmek için
Yüreğime kaçırmak için.
5.0
100% (3)