19
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
1246
Okunma
Sevda yokuşuna tırmanırken ben
Bu aşkın ateşi, kor geldi bana
Ne haldeyim şimdi hele bir bilsen
Canan’a bakan göz, kör geldi bana
Anlattı,ankayı, kaf dağı deyi
Neyi değiştirdi, gerçekte neyi
Sundu içmedim mi,badeyi, mey’i
Mey’i sunan peri, pir geldi bana
Vurmaktan ezildi, sızlayan bağrım
Vuslattır her zaman o yâre çağrım
Sarmadan geçmiyor yürekte ağrım
O yârin yaptığı kur geldi bana
Denklemi bozulmuş işlem çözülmez
Su üstüne asla yazı yazılmaz
Beyine olmayan anı çizilmez
Açtığın dertlerin sur geldi bana
Göğüs kafesini germiş yay gibi
O gönlü mahvolmuş, kırık fay gibi
“Geliyorum” demiş, çılgın tay gibi
Bak “canım acıyor” der geldi bana
Duruşun bir başka, gülüşün başka
Sözlerin davetkar, güzelim aşka
Geçmişe bakarak, demeden keşke
Sensiz geçen zaman zor geldi bana
Şu gönül kapını yavaşça çaldım
Sarıldım sım sıkı bir buse aldım
Hasretin ipini, bıraktım, saldım
Mutluluk ne zormuş,sır geldi bana
Gönül çatısında hicran atında
Sancı,acı bilmem göğün katında
Bekle geliyorum, vefa yatında
Gözündeki ışık, zer geldi bana
Bu günün yarının kayıptır, kayıp
Beni de, kendinin, yerine koyup
Lüzumsuz,yetmez mi çektiğin deyip
Yeter artık deyip, sar geldi bana
……Bu yaz da boran’la kar geldi bana
…..Gönülde bir horan, bar geldi bana
Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ
5.0
100% (22)