4
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1165
Okunma

ilkel kabile davranışlarında
dumanı tüter insanlığın
derme çatma çadırlarda
sürü psikolojisiyle yürür bilmem kimin yollarını
ki
yol endişesi dahi taşımayan
vahşi kalabalıklar
üşüşür üzerlerine akbabalara inat
canlı ya da ölü hedeflerin
düşünmek suçtur ezelden beri
düşleri parçalanır sonra insanlığın
lime lime edilmiş
yaşamlar asılır darağaçlarına
nedenleri niçinleri kendinden menkul hükümler
sorgu sual bilmez itaatçi bağlanmışlık
duvarlar duysa da duymaz kulaklar
kan duasıdır
yağmur duası tadında çıkılan
ıslanmış bedenlerden yapılmış kadehlerden
ki , bilhassa kaldırımlarda içilmeye hiç doyulamayan
şimdi zaman insanlığı sallandırma vakti
çobanı kurban ister sürülerin
gün bu gün
sürülerin tam kan içme vakti
haydi !
tam zamanıdır sürü mevsimindeyiz şimdi
nice zamandır kanım dondu
bedenim buz gibi adaletsiz adaletinizden
velhasıl
her her şeyinizden
usandım anlıyor musunuz
bıktım sizden!
eziyetlerinizden
şu kokmuş ayaklarınızı çekin üzerimizden
okyanus ötelerinden devşirme
üfürükçü nağmelerinizi dinlemekten
çürüdü düştü burnum
yeter ulan yeter anlayın
ve ne zamandır dilim de fazla uzadı biliyorum
ya ben ezip geçeceğim sürünüzün üzerinden
ya da ben keseceğim topunuzun da sesinizi
and olsun ki
koparıp yedireceğim size şeytan dillerinizi
ecelinizi başka yerde aramayın
eceliniz benim
başka yerde suçlu aramayın
suçlu da benim hemşerim !
insanım ben suçlu benim !
ya ben sizi ezeceğim
ya da
sallandırın beni de
ipimi kendim çekmezsem de namerdim ...
( Şiirin son bölümüne harika şiiriyle ilham veren "ŞİİRLERİN ŞAİRİNE" teşekkürlerimle )
/ kula kulluk eden namert’ tir ... /
/ şimdi , yankısız duvarlara vurmak vakti /
/ tık ... tık ... kimse var mı acaba orada ? /
/ üzerine ölü toprağı serpilmişler . Uyanınız sabah oldu... /
/ sıra sizlere geldi nihayet ! /
/ günaydıııınn ! /
Mert YİĞİTCAN
26 . 11 . 2013
istanbul
5.0
100% (4)