karda ayak izleri var
avcılar tepede belirdi
buz üstünden kayan suların söylediği
uçurum kıyılarına varan
yeni dostlarına
boşluğa kavuşmanın nasıl bir şey olduğunu soruyor
eve gidince ateşin karşısına otur
ve bunları düşünme

yarın bayram
kalabalık olup meydanı dolduracak olan
çocuk sevinçlerine karışmayı teklif ediyor
büyük ellerimiz ve eskimiş yüzümüzle
bizi kandırıyorsunuz
diyen olursa
bil ki
bunun suçlusu sensin

o zaman duvarına kapan ve sus
yok şurada şu ağaç dallarını uzatmış
çitin kapısı bozuk tavuklar girecekmiş
keçilerin ikisi kayıp
yüreğinle dışarıya bakıp
sakın koşmak istiyorum deme

hem bide
yeni salıncaklar bağlamışlar meşenin dallarına
boynununu gıdıklayan rüzgar
yaprakların arasında yaşıyor
şimdiden söyleyeyim
hayaletler eski anılarıyla tekrar kucaklayacakmış bizi

çember çevirip bulutlara bakarız
sende biliyorsun aynı şarkıyı
bahçelerde gül
ormanlar arkamızda
geçerken patikayı
bakarsın
bir daha duyarız şarkımızı

hayır yarın bayram
solgun ve eskimiş olabilir iki evin arasındaki sevinç
pencerelerde
uzamış sakallarıyla tebessüm eden
büyülü eller uzanıp saçlarını okşayacak
merak etme
yarın bayram olacak.