başlamak istiyorum
gözlerim kapalı ahşap dokusu kokun
dokunup başlamak istiyorum kapılardan
olacak geceden
ve akacak gölgeden
seni severek başlamak istiyorum şiire

aynı sesin içinde kaybolmuşuz ya
tavanlar biliyor ve duvarlar
ve ellerini balkonuma sarkıtan ağaç
biliyoruz buralardan geçtiniz
aklınızda kaç satır kaldı söyleyebilir misiniz

sarhoşlar kentinde denizin içinde sıcak
hiç kımıldamadan mutluluk dalgalarını dinleyen
ve yaprakların üstüne titreyen sihir
ara sıra dalıp taş atıyorum
çıtı çıkmıyor gök yüzüne boşalan maviliğin

şöminemizden tren geçiyor saat bire on beş
kayboluş dumanını çeken bacadan
dağılan bir sevda şarkısını uzaklardan
seyreden bulutların içindeyiz
yağsak mı sevsek
yağmasak mı

böylesine göğe sığmazken
bütün gücüyle lav emen
tepeleri kilitli
sıcaklığımızın patladığı yerde yok olacağız
yükseltilerin buz tutmuş yamaçlarından
sızıyla akacağız

küçük bir oyun
sıkı tutunan kalır
son anımıza dair bir kargaşa
ölmek isteyen varsa hazır olsun
suya ve karanlığa bakarak hazır olsun
her zamankinden fazla
hazır olsun
boğulana dek aşka.