16
Yorum
40
Beğeni
5,0
Puan
3138
Okunma


An’kara düşüyor avuçlarıma,
An’kara’da üşüyorum
Z’amansızca külleniyor nefes alışlarım,
Gel sevgili diyorum yağmurları ıslatalım seninle
Gel deyişimle
Yetim ceninler düşüyor toprağa
Bir imbat çığlığı haykırıyorum…
Tut bütün rüzgârları,
ben her rüzgârda seni seviyorum.
Şems gibi yüreğim,
Mevlana misali dönüyorum etrafında,
Kuyu da Yusuf’um
Beklerken seni Eyüp sabrında…
Şimdi öldük ya biz,
Bir ölüm ki,
Ne zaman soluklansam nefesinde
Gözüm saatine ilişiyor yokluğunun
Akrebi de sen geçiyor zamanın, yelkovanı da…
Duvarlar sessiz ve soğuk tenimde
Gece vakti bir şiir yanıyor sigaramın ucunda,
içi de beni yakıyor dışı da…
Söyle! Sevgili
Yokluğunun sol yanımı acıttığı kadar
Yanıyor mu gözlerin de yollarımı beklerken?
Söyle hangi vakitsizlikte öldük biz.
Hangi yanınla üstüme bastında un ufak oldum düşlerinde,
Hangi kapıyı yüzüme kapattın giderken
Hangi kalemin mürekkebi yetti üstümü çizmeye,
Söyle sevgili söyle.
Hangi Yusuf’a vuruldun da Züleyhayla eş oldun
Ben hangi firavun oldum da yokluğunda boğuldum…
5.0
97% (38)
4.0
3% (1)