5
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1164
Okunma

Tek başıma bir yolda sonuma yürüyorum
Beynimdeki uğultu yalnızlığın sesi mi?
Yaşam denen ummanda rotasız sürüyorum
Yüreğimdeki tortu yittiğimin yası mı?
Ezbere rutinleri benim bilincim yapar
Takip eder imleri, ne yanılır ne sapar.
Sıyrılıp karmaşadan kendime gitmet için
Çıksam trafik durur, yollar üstüme yürür
Yaşam ağacı diksem dalından tutmak için
Ya kesilir ya kurur, hazan kalbimden vurur
Bağbanlığı bilmeyen, gölgede yatanmışım
Ömür denen bahçeye bahçıvan atanmışım!
İstenen bedel ağır hayallerime karşın
Bir yudum sevgi için yağmurlara koşarım
Mutluluk denen sırra yaklaşamam bir arşın
Umarken aşka dair, ihanetler yaşarım
Sevginin boşluğunda asılı kaldım meğer
Ne ayağım yol alır, ne başım göğe değer!
Sermayemi arz ettim, koşul-kefil sormadan
Hoyratça kullanıldım, kaptılar her yönümü
Kum saatine girdim, akıp gittim durmadan
Razı mıyım sormadan sattılar her günümü
Ben hayatı dinlerim, sesimi duyan olmaz
Anlayış bende yaşar, anlayan beni bulmaz...
İtirazım yasaklı, doğuştan boynum bükük
Merhamet göremedim, bana uğramaz yolu
Eğilmekten kırıldım, ruhumda derin çökük
Kapanmaz uçurumlar, yollarım engel dolu
Avucumdaki çizgi kaderin yazgısı mı?
Sırtımdaki ağırlık kulların düzgüsü mü?
.........
Alıcı-dalıcı kuşlar uçuşuyor mevsimsiz;
Bakın ben buradayım! Bir ölü var isimsiz...
Bulem hatun, Antalya
5.0
100% (6)