6
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1380
Okunma
kırmızı rujlu bir uçurtmasın ellerime dolanan
ve yüz kızartıcı suç işliyorsun
durma/ dan (!)
şimdi sıkı bir şiir yazabilirim sana
şöyle duştan yeni çıkmış gibi ıpıslak
ya da bir çırpıda yok edip dudaklarındaki ruju
sırtüstü serebilirim beyaza
veya meze yapabilirim senden
aklının tüm gediklerini doldurarak
dar kollu bir masada
bir kadehin dibinde boğabilirim
hiç düşünmeden
o öldüren mimiklerini dinamitleyip
tutup bileklerinden
ama yapamam
sevmediğim oyuncaklarımı bile incitemezdim
tarama yüksek perde yamaçlarımı
bunu bilerek yaptığına eminim
yüz kızartıcı suç bu işlediğin!
kırmızıya bayılırım aslında
ama yükseklik korkum var benim
kalbimi birinci kattan yukarı düğmeleyemem
hem dalgalı gökleri seversin sen
dört duvar arasına sığmazsın
biliyorum
ferman dinlemez yürek
biliyorum elinde değil
bilsen şimdi
şöyle kurulup sol yanına
alnını ıslatacak bir dudağa neler vermezdim
hem bildiğin ya da sandığın gibi değil
yalancının biriyim ben
evet
yalan söyledim
başımı sokacak yerim yok derken
evim var benim
k i r a c ı değilim !
yüz kızartıcı suç bu işlediğin!
ama kızmıyorum sana
sinemaya kaçak girdiğim günler geldi aklıma
onu gördüğümde
iki kelimeyi bir araya getiremediğim
kan çanağı yanaklarla
kalbimi topuklarımda hissettiğim
yüz kızartıcı suç işlediğim!
dalgalan sen orada iyisi
belki yağmur alır arada yâdını
belki " bir kuş geçer üzerinden"
okşar -yerime- yanağını
hep uç sen
sakın heveslenme
sakın konma yere
uç hep
dedim ya; kalbim
al-çalma!..
ToprağınSesi
.
5.0
100% (12)