3
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1475
Okunma

Tozlu rafdan çıkmış/kandiller yanıyor
Selalar okunur/yüze örtü çekilirken
Ay ve yıldız gördü/sen düşen hecelerimi
Peşi sıra dağlar ardından/kanatlar açılırken
Secde eden alın/saf tutan melekler arasında
Güvercinler serçeler/yağmur altında ıslanıyor
Alaca bir renk/haki duvak oluyor kınalı ellere
Fısıldıyor cırcır böceği/karanlıklara
Uzak şehirler/kendi içinde doğuyor
Kandiller yanıyor/aynası olmayan çercevede
Feracesi ucu nakışlı pullar/tan vaktinde parlıyor
Yağmur dokunur rüyama taze çimen toprak kokarken
Bilseydin/baktığın çınar bin yıldır direnmekte
Dokunma/katip süslenen lisanıyla affına sığınıyor
Can hasreti sınıyor/duymazdan gelen dem susmaza
Kandiller yanıyor/alevin oyuğundan bakan gözlere
Dil ucuyla okunan/yağmur altı nidalar duyuluyor
Keyfi keder/titrek mum alevi karanlığı kucaklarken
Gaipten gelenin çıkmazında münis bir sessizlik
Beyhude hataların yaşanmış bedeli mahfuzlarında
Mor ışık dürtülerimin duyarsız alışkanlıklarıda
Sırların uçuk ruhani düşüncelerini sorguluyor
Rüzgarın esintisi artık bedeni b(aşk)a sarmakta
GÜneş deklanşöre basıp/anı ölümsüzleştiriyor