10
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
1608
Okunma

Kuruyan dallarının sebebi hazan değil
Vakitsiz yağan karla hüzün bedene düştü
Yandığın yetmedi mi yüreğim artık eğil
Kaynayan acıların kazanda çoktan pişti
Rengin soldu yüzünde gözlerin feri kaçtı
Vuslat dediğin çiçek başka kalplerde açtı.
Bir kasaya koymuşlar mutluluk çıkamıyor
Şifresi kayıp olmuş zorlama açamazsın
Kader duvarlar örmüş azim de yıkamıyor
Nasip değilse eğer su bile içemezsin
Ah gönül vaz geç artık sen yalnız öleceksin
Sevdaya ulaşılmaz sen böyle bileceksin.
Çamurla sıvamışlar sana güneş doğmuyor
Karanlık sokakların baykuşların yuvası
Gökten rahmet yağarken sana dirhem yağmıyor
Hala umut edersin elde hüzün kovası
Duvarlara yazarsın fırçalarla aşk diye
Herkes şansıyla doğar hala bu inat niye.
Kır dizini sus otur elbet açarsın çiçek
Her virane gönülde yaban otları bitmez
Vahçi çiçek asildir etrafı sarar böcek
Ulaşılmaz dağlar da yalnız baykuşlar ötmez
Değeri bilen çıkar incitmeden koparır
Mutluluk denizine seni alır aparır.
Ayvazım DENİZ
5.0
100% (15)