6
Yorum
11
Beğeni
0,0
Puan
1587
Okunma

Öznesi olmayan cümlelerimin yükleminde gezinme bari
Masamın kısa ayağına koyduğum düşlerim kadarsın
Ben, yağmurları ellerinden tutarak getirirdim sana
Sen, ölümcül mevsimlerin koynunda bırakırdın kahvesi solmuş gözlerimi
Hiç bir serçe gölgesine tünemiyor artık
Ve bu şehir her zamankinden daha fazla oynaşıyor düşlerimde
Sol göğüs cebime harçlık niyetine ihanetini koyduğundan beri
Gecenin karanlığı saçların gibi kokmuyor bu gece
Ve malûm bir kadın hüzün emziriyor simsiyah göğüslerinden
Beni arama ayak izi bırakmadığım rimeli akmış kaldırımlarda
Sustuğum zaman gülmeli gözlerin
Bilirim, küfürbaz bir şaire tahammül edemezsin sen
Saçlarımın kır düşmüş tarafıyla gurur duyar mısın söyle ?
Bu şehri tedirgin etmeden anlat hikayeni,
Her ayrılık, yeni sıcaklıklara sokulmakla aşılır
Yalancı şairlerin şiirleri bir asır sonra sönecek mumdan sonra anlaşılır
Ben hâlâ unutkanım,
Ne kahvesi kaldı aklımda gözbebeğinin
Ne sağ omzumda siyahlığı saçlarının
Her yalanı gerçekmiş gibi öpüyorum alnından
Minyon tipli bir sevda masalıyla kandırdığımız,
Bütün anka’lara özür borcumuz var
Kaf dağının arkasında ağlaşan çocuklara aldırma
Rujlu izmaritler toplayarak,
Tütün biriktiriyorum tabakamda
Fahişelerin alaycı bakışları umrumda bile değil
Bir tek kirli gözyaşların omuzlar yalnızlığımı
Artık ürkek yağmurlar sıvazlamıyor sırtımı
Mevsim, yüz eğen yanıyla tutuyor ellerimden
Yanağımda eski zamanlardan kalma kirli bir ıslaklık
Aşk, düşük sancılarıyla boğuyor düşlerimi
Susalım o zaman,
Öl dediğinde,
Çürümüş cesedimin farkına varacaksın
Uytun ………………