20
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
1412
Okunma
şiiri 5 ağustos günü karalamıştım
eksikti daha yazacaklarım vardı...
anlatmak istediklerim çok da yarım bıraktım şimdilik
belki gökten bir rahmet düşer de kavrulduğumuz ateşler söner.
Allah büyüktür
Bırak şimdi gönlüm ay ile vay’ı
Dilinden bir tatlı kelâm duyayım.
Bir soysuz el yaktı gülüm helvayı
Söyleyin masaya neyi koyayım?
Yanık ceset kokan Halepçe’yi mi?
Boynuma vurulan kelepçeyi mi?
İstikbâl pişiren salepçiyi mi?
Yoksa zehirli bir dil mi soyayım?
Helvayı yakan hırs nasıl hırs imiş
Hak hukuk cihanda kadim örs imiş
Ciğerimi koysam o da pörsümüş
Varanları isim isim sayayım.
Neler sebep oldu bu kadar hınca
İntikâm duygusu sorsan aklınca
Habire genzimi yalayan bunca
Ateşin içinde nasıl buyayım?
Çözemedim ben bu aklın rengini
Öfkenin içinde arar dengini
Hakk ile batılın bitmez cengini
Hangi makineye atıp kıyayım?
Sürerler önüme acı sufleyi
Barış masasında geçtik dubleyi
Uyunca imama şaştım kıbleyi
Desin biri hangi yöne uyayım?
Yukarısı bıyık altıysa sakal
Acz’olur türkürük, acz’olur makal
Müslümanım derse her kabasakal
Bende bu dünyayı bozan mayâyım!
9ağustos2013
5.0
100% (18)