25
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
2214
Okunma

Masal üflermiş annem sararken kundağıma
Güle meftun bülbülün bitimsiz tutkusundan
Bin bir gece düşünü sürermiş dudağıma
Serpermiş üzerime yüz yıllık uykusundan
Onun için belki de şiirim masal gibi
Gezerim Anka ile aşarım Kaf dağından
Sanki benim göklerin vazgeçilmez sahibi
Kudretini kaparım hanların otağından.
Sırça çiçek toplarım ak düşler ikliminde
Elimdeki defterim kelebek kanadından
Dolaşırım korkmadan okyanuslar içinde
Şiire taç yaparım şarkıların adından.
Ekerim bahçelere kuyruklu yıldızları
Güneşin oklarını gözlerime takarım
Serçeye bindiririm minik kalpli kızları
Öfkelenirsem şayet masivayı yakarım.
Yağmur olur yağarım yemyeşil yapraklara
Toplarım şebnemleri güllerin üzerinden
Bulutu yapıştırıp dikene pıtraklara
Kurtarmayı isterim dünyayı kederinden.
Üç elmayı dikerim eteğimin ucuna
Dalgalarla dertleşir ayla ederim sohbet
İnciler bırakırım şiirin avucuna
Zamanla masalın da sonu gelecek elbet
Döktüm içimdekini üzgünüm masal bitti
Zaman gelecek artık huzurla yatacağım
Haykırdım sitem ettim beni herkes işitti
Elimdeki kalemi fırlatıp atacağım.
Afet Kırat
ÇÖZÜMLEMESİ
Ses tabakası: Altı birimlik bir şiirdir. Birimlerde dörder dize kullanılmıştır. Hecenin 7+7 durağıyla yazılmıştır. Birimlerde abab, cdcd, efef gibi çapraz uyak kullanılmıştır. Uyaklar tam ve zengindir. Şiirde kalın ünlüler ile ince ünlülerin sayısı birbirine eşittir. Buna rağmen bazı dizelerde bazı seslerin yoğunlaştığı görülmektedir. “Şiire taç yaparım şarkıların adından” dizesinde 7 kullanımla “a” asonansı, “Elimdeki defterim kelebek kanadından” dizesinde 7 kullanımla “e” asonansı ve “Onun için belki de şiirim masal gibi” dizesinde 8 kullanımla “i” asonansı iç ahenkte etkilidir. Şiirde yumuşak sürekli ünsüzler çoğunluktaysa da sert süreksiz “k” ünsüzü de 41 kullanımla hissedilmektedir.
Anlam tabakası: Her ne kadar günümüz şiir beğenisinde lirizm, müphemiyet ve şiir dili öne çıksa da Kırat bu şiirinde anlatmaya dayalı (retorik) bir üslubu yeğlemiştir. Bunda işlediği konunun ve hitap ettiği kesimin de etkisi vardır. Şiirle temasının daha kundaktayken başladığından bahsetmiş ve ilk birimde çocukken dinlediği Gül ile Bülbül, Binbir Gece Masalları ve Yüz Sene Uyuyan Prenses masallarına telmihler yapmıştır. İkinci birimde ise Anka ve Kafdağı masal motiflerine yer verildikten sonra bu birimden başlayarak üçüncü, dördüncü ve beşinci birimlerde şiirinin nasıl masal gibi oluşundan örnekler vererek bahsetmiştir. “Gökten üç elma düştü” masal sonu tekerlemesidir. Şair şiirinin sona yaklaştığına bu tekerlemeyle işaret etmiş, “Zamanla masalın da sonu gelecek elbet” dizesiyle de insan hayatının da bir varmış bir yokmuşa döneceğini anlatmıştır.
Obje tabakası: Anka, Kafdağı, gibi masalı çağrıştıran; gül, bülbül, şebnem, çiçek gibi doğayı çağrıştıran; güneş, kuyruklu yıldız gibi astronomik objeler şiirin kurgusunda yer almıştır.
Karakter tabakası: Afet Kırat, genel olarak şiirlerinde masal geleneğinden, masal motiflerinden, masal anlatma tarzından bol bol faydalanmış, daha mutlu olacağını sandığı masalımsı dünyalar kurmuştur. Bu şiirde; şiirlerinde fantastik mekânlar kullandığından, gerçeküstü tablolar çizdiğinden söz etmiştir.
Kırat, şiirlerinde mecaz ve imgelere oldukça fazla yer veren bir şair olmasına rağmen özellikle çocuklara hitap eden şiirlerinde ölçü, uyak ve durağın yanı sıra sözcükleri gerçek anlamlarıyla kullanır. Bu şiirde de imgelere yer vermemiş, somut algılamalarını soyutlamamıştır. Anlamın bir dizede bitmesi şekle verdiği önemi göstermektedir. Kırat’ın şiirlerinde Türkçenin gür ahengi işitilmektedir.
Alın Yazısı tabakası: Masal büyüklere de sırlı ve derin gerçekler söyler. Ne şekilde olursa olsun her “masal” bir gün mutlaka bitecektir. Bu varlığın kaderidir.
Seddar İnce
5.0
100% (21)