2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
990
Okunma
Bir gençlik istiyorum
Altın tarihinden almış o tükenmeyen hızını
Semalara kadar yükseltmiş hilal ve yıldızını
Kuvvet vermiş imanına Kosovalar, Mohaçlar
Haykırdıkça dile gelmiş yol vermeyen yamaçlar.
Bir gençlik istiyorum
Paslanmış tarihine yepyeni bir devir açmış
Kapkara ufuklara bir güneş gibi ışıklar saçmış
Heybetli sesiyle azgın boralar dinmiş
Dünyasında zulümler, karanlıklar silinmiş.
Vatanı, milleti için Rabb’ine el açıp yalvarmış
İçinde kanayan yarayı kendi nasırlı elleriyle sarmış
Dağılmış sellere hasret yüreğini kaplayan sitemler
El ele, omuz omuza olmuş Ali’ler, Ahmet’ler, Ethem’ler.
Bir gençlik istiyorum
Açılmış o tarih gibi suskun dudakları
Hatırladıkça maziyi sevinçle parlamış pembe yanakları
Eski bir marşı söylemiş te gür sesle derinden
Gülümsemiş ona hilal ve yıldız göğün en yüksek yerinden.
Bir gençlik istiyorum
Silip atmış asırlarca süren uykusunu
Çıkarıp atmış o tertemiz kalbinden Batı tutkusunu
Marşıyla, imanıyla coşmuş coşmuş ta millet millet
Ebedi düşmanlarına vermiş hayret.
Bir gençlik istiyorum
Bakınca tarihe üç kıtadan gelen nal seslerini duymuş
Semalarda yükselen ilahi sese Hakk’a uymuş
Unutmuş ta savaş meydanlarında korkuyu, ölümü
Saklayamamış şehit olurken gözlerinde ışıldayan tebessümü
Bir gençlik istiyorum
Gök kubbeyi türbe edinmiş kendine
Sarılmış sımsıkı asırlar boyunca en yüce dine
Almış ta o mukaddes vatanını ecdadından hediye
Haykırmış gür sesle TÜRKÜM! diye.
Hakan Zengin (1986)
5.0
100% (3)