Yarin ak alnından bal gözlerinden,
Öptükçe öpesim bakasım gelir.
Kırk yıldır doymadım güzel huyuna,
Eşin benzerin yok diyesim gelir.!

Mevla’ya her daim dua ederken,
Senden razılığım ona sunarken,
Şükr-ü arzuhalim endam ederken,
Huyun kaynağını sorasım gelir.!

Huydaki güzellik aşk-ı nimetim,
Nimetim mukaddes gönlün mabedim.
Mabedim kırk yııldır sığınak yerim,
Mabedim dua’yla öresim gelir.!

Bu kul kemaline ermiş sayende,
Nefsini öldürmüş nefs kör biçimde.
Bir melek sevmişim insan şeklinde,
Karşında el pençe durasım gelir.!

Sözüm özünde var derin muhabbet,
Muhabbetin dili huzru saadet.
Ağzından söz çıkar bir inci adet,
Örfü adabına şaşasım gelir.!

Benliğim tadıyor her zerresini,
Ruhum hisseder ılık nefesini.
Sevginle köreltim bütün nefsimi,
Sevdikçe bir daha sevesim gelir.!

Saçların ömrümün nisan yağmuru,
Gönlümde kırk yıldır aşk’ın onuru.
O sevdan yakarda ateşten nur’u,
Bir damla su diye içesim gelir.!

Kıskançlık var tabi azıcık serde,
Belli etmem her dem durduğum yerde.
Kem gözler bir nazar etmesinlerde,
Eden göz var ise oyasım gelir.!

Gözlerim görmüyor bir senden gayrı,
Mukaddesatımsın yerin apayrı.
Yüz bin kez değişse dünyanın devri,
Gayrısına tövbe edesim gelir.!

TİRYAKİ etmişim tövbe ne demek,
Etmezsem zay olur kırk yıllık emek.
Kitabımda yazmaz nankörlük etmek,
Canana canımı veresim gelir.!

14 Nisan 2013
06.10
İstanbul