6
Yorum
21
Beğeni
5,0
Puan
1100
Okunma

dilinde dünden kalan nevâleler
gidiyorsun sözüm ona
yarına yetişmeliyim diye
çok yaşa diyorsun ya sevgili
doygun cümlelerle
aşk âşığın aşı değil gibi!
git hadi parlat yokuşları
git kucakla göğü
kanat kuşları
bakma öyle sevgili
müebbet susar gibi
neden bu kasavet
bu elzem kavurga yakar içi
bilmez gibi
kelimeler çaresiz, cümlelerde
unutmak etkisiz eleman kipi
neden içre sızar ahraz mumlar
neden faydasız şua tedavisi
dillerde gam kesiği
yüreklerde deprem paniği
unutun mu canımın içi
her damak kendi diline gölgedir
aşk cümlelere girdiğinden beri
açtır elbet zaman uymazsa mekana
acıdır, ağrıyan diş sağlam dudağa
aşk en pejmürde iklimdir
müsvette asılıysa duvarda
kuşlar bir kere öğrenir uçmayı
demir bile sindiremez içine
âşina olmayan demiri
-silah-mermi-kalibre
nasıl terk edersin yaşadığın şehri
atomlarına dek ezberindeyse nefesi
ya sevda
ya onca emek
terbezlerine dek işlemiş kıymet
hangi fiil alır söyle bu yükü üzerine
bunca kadirlik kime fayda verir
ne kolaydır değil mi
bir ömrü bir kelimeye bindirip
iki cümle arasını müteakip gömmek
-elveda-
misyonerlikse yeni bir dile, istediğin
yeni bir yaşama rota çevirmek
çiziklerse yılgınlık düşüren
’’bu güle yaklaştın’’ demek
ki natamam bir tablo geride kalan
sen damarlarımı terk etmedikçe
ben bunu yüreğime anlatamam
aşksa bahis
’’yeni bir söz söylemek’’ yetmez
dünyaya yan bakmak gerekir
-ölmek-
ToprağınSesi
.
5.0
100% (20)