0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1103
Okunma

Kirpiklerine yağmur damlalarının ıslaklığı düşünce
Yüreğine kor ateşler düşer, gül kokulu ellerin üşür
Ve bir rüzgar sızar kalbin mihrabına
Ölü bir mevsimin toprağı üzerine serpilir
Dudakların susuz kalır, çorak bir toprak gibi
Umutların düşlerin yıkılır, tufan görür gecelerin
Gözlerinin denizinde hayallerin boğulur
Yüreğin kar sularına teslim olur
Kış gibi üşür özlemlerin
Ve bir rüzgar sızar kalbin mihrabına
Sonra bütün şehirler yasaklanır sana
Mutluluk yasaklanır
Sevinçler yasaklanır
Özlemler yasaklanır
Bir türkü mırıldanır yalnızlığında
Bir yokluk örtüsü kaplar, sararmış tenini
Ve acı bir siren sesi duyulur, hayatın çıkmaz sokaklarında
Ve bir sağanak yağmur yağar, yanaklarını ıslatarak
Ve bir rüzgar sızar kalbin mihrabına
Günlerin gecelerine döner
Ayların yılların su gibi akıp gider, gözlerinin deryasında
Nerde kimde olduğunu unutursun
Baktığın aynalarda kendini tanıyamazsın
Ve saçın başın birbirine karışır
Bir keskin bıçak gibi kanarsın
Ceset torbalarına sarılırsın her gece
Yaşamak mı daha zor
Yoksa yaşarken ölmek mi dersin buna
Ama ölürken yaşamadığını bilirsin
Bilirsin çünkü kimsesizsindir
Tek kendinlesin yani
Katledilmiş kalbine sığdıramazsın yaşamayı
Sığdıramazsın ne bir mutluluğu
Ne de bir özlemi
Ve ne de bir denizin durgun sularını
Ve bir rüzgar sızar kalbin mihrabına
Sadece üşüdüğünü hissedersin
Bir saranın yoktur bilirsin
Saranı aramazsın
Aramazsın ama
Aradığın yaşama sebebindir, bunuda iyi bilirsin
Nedensiz beklersin, kanıyarak
Acılar içinde kıvranarak
Ve ölümden beter nefesiz kalarak
Günlerin avlusunda mutsuzluğa volta atarak
İbrahim DALKILIÇ (05:04/2013 // 11:25 )
5.0
100% (2)