58
Yorum
53
Beğeni
5,0
Puan
3131
Okunma

yine gece boşlukta hüzün
yalnızdık dağların karı kadar...
onca gürültü içinde, ben tek başına
cezası bitmemiş mahkum gibi.
kargaşanın içinde arıyorum aslı yok edilmiş nesli
ateş ve su kadar zıt
şiirlerim kanlı
ucu bucağı olmayan yalnızlık.
anlamıyorum hangi ferman yazdı
ölüm yasasını.
elim hep darağacındaydı,koparılmış olsa da köklerim
topraklarımızdan sökülüp atılan yazgı gibi.
gözler ne çok acılara tanıklık etti
başım kesilse de davamız dedik.
yollara düştüm yüzümdeki dinmeyen kanlarla
yanılgılarmı hesaba dahil etmeden başkaldırdık.
geceyi size yazdım, günleri heba etmeden
acıları ödünç alsak
kuyu dibindeki tortular hep bana kaldı.
aslında yitirdik damarlarımızdaki umudu
ileniyorum her esen rüzgarın dilinde.
geleceğe dair hiç bir söz tasalandırmıyor
çığlıklar erken çalmakta kapılarımı
aklımı firara yolladım
yalnızlığın beni harcadığı gibi.
an gelir yüreğimin fısıltıları kalemlerde dillenir
solak yanlarıma hep sancıdır bilinmezdeki sır
siz ki,yollara özgürlüğün resmini çizmişken
ben o çizgilerin yamacındaydım...
dünya kadar ölümler gördüm
hep saklıydı gelin kızın çeyizi gibi
susarak yalnızlık yaşıyordunuz ben gibi.
acılarımız gidenlerle akrandı
vakitsiz açtı elvan çiçekleri..
hayat dağınık, ölüm gibi kefensiz
o gün kabirlere sığmazsa ceset.
işte o zaman bütün sözcüklerin rengi kirli.
yürüyorum ardımda kalanları toplayarak
sesim gecelerde yalnızda inlese...
beynim umarsızca soluk alıp vermekte
yitip giden canlara.
Sermin Çınar/İzmir
Sevgili Deniz Pınar şiirime ses olduğun için yürekten teşekkürler..iyi ki varsın
5.0
100% (67)