Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Doğan Güneş
Doğan Güneş

Dünyanın Bütün Kırlangıçları Birleşiniz! Deliceler Aşkına/Sonra Ağlayalım Buz Tutsun Kirpiklerimiz

Yorum

Dünyanın Bütün Kırlangıçları Birleşiniz! Deliceler Aşkına/Sonra Ağlayalım Buz Tutsun Kirpiklerimiz

( 19 kişi )

7

Yorum

18

Beğeni

5,0

Puan

2175

Okunma

Dünyanın Bütün Kırlangıçları Birleşiniz! Deliceler Aşkına/Sonra Ağlayalım  Buz Tutsun Kirpiklerimiz

Dünyanın Bütün Kırlangıçları Birleşiniz! Deliceler Aşkına/Sonra Ağlayalım Buz Tutsun Kirpiklerimiz

Mart ayının baharlar müjdeleyen coşkusuyla merhaba
saçları denizler ıslatanım..
Sen benim görmeyi ikimize bıraktığım saklımdaki kentsin..
Sen yeşil olduğunda bir kızın eteklerinde dönerim dünyayı..


Hiç bir yıldönümleri bu kadar sevilesi olmadı..
Bir göz açıp kapamalık zaman senesini dolduruyor sevdiğim
ve nostaljik şarkılar gibi romantizmin siyah beyaz
notalarında gibiyiz ne yazıkki...
Cumartesiydi ve mevsim mart ayının ortalarına
doğru yelken açmış tertemiz,dupduru geceydi..
Dili çözülen bir zamana dönüşüyordu kelimeler..
Kimi zaman çocuk sevinçlerimi vurup ayaza,
kitaplara inanmış sözcüklerinden düştüm geceye..
Kimi zaman ateşler ve lirler içinde çoğalttım
adına yakışan içiçiçekli isimleri..
Şimdi sen kırlangıç seslisindir muhtemelen ve
duruşunda,bakışında gemici şarkıları sarılıdır her daim..
Cumartesi sendin ve evdeki tüm abajurlar tanımlayamadığım
ellerin rengindeydi o gece..
Birileri envantere bakar elbet bir gün..
Bazı zamanlar düşlerimde uzun iki yol beliriyor.
Birinde trenden her istasyonda inip şiirler okuyan
oluyorsun sevdiğim..
Diğerinde,açık denizlere enver bir vapurun güvertesinde
saçların bulutlara değensin..
Teninde güneşler gezdirenim,Siyahında saçların solsa
’dünyanın canı ışıksız kalacak’ gibi..


Gecikmiş bir merhabayı buluşturmak için
şarkılar,mektuplar taşıyorum sırtçantamda..
Mevsiminde olamayız belki diye dünden tedbirliyim
Ceplerimde karçiçekleri,yağmurlar ve sarı sıcak Temmuz..
Gemiler yanaşmaya yeltenir diye
masada yarım bir nar ve kokulu kağıtlarım rengarenk..
Giden bir salıncağın dönüşünü beklemek neyse de
kendime susar gibi sana susmak adressiz mektupların
diyeti olsa gerek..
Louis Armstrong’un ’simsiyah efkarın’a
çivit dalışı yapıyorum..Simsiyah efkarlıları düşünüyorum..
Sarte’yi,geceyi aşkın anayurdu ilan eden Mungan’ı,
hücresinde bir yandan vatan sevgisine direnen beti benzi atmış Nazım’ın
öte yandan o pul pul Piraye’ye mektuplarını.
Görmeden,dokunmadan,hissede,hissede siyah efkarlar büyüten
Cibran’ı ve Turgut Uyar’ın aşkın ellerinden tutup ilk
gelen otobüse atlayıp gidebilme efkarını..

Sorularım ve iç hesaplaşmalarımla siyah efkarlar büyütüyorum..
Kolay mı,gelip geçen bir mevsimi yaşıyoruz ve artık önümüz yaz..
Bu yaz da ilerleyemeyeceksek nasıl bir anlamın parçası olabilirim ki..
Bu sorularım karşısında huzursuz ve sıkıntılıyım.
Hayır umudumu yitirmedim..Oldukça umutluyum açıkçası..
Umudumu her sabah istanbul’un kiremitten eteklerinden
havalandırıyorum Smirna’ya..


Yüzündeki ışık kırılmalarına bakarak geçirdim bir haftayı..
Sonra kanepede duran siluetinle konuştum..
Elimde hep aynı güvertedeki resmin..Denizler,sokaklar severmisin dedim..
Sustun..Susarken gözlerinin içinde yakamozlar uçuşuyordu..
Sen benim denizlerle aramdaki boşluğu dolduruyordun güldüğünde..
Gülümseyişin çocukluğunu uçuruyordu fakat sen bunu bilmiyordun..
Ben de bilmiyordum ama eğilip öpmek istiyordum güvertedeki duruşunu..
Bütün gün kanepedeydin..Hep orda durdukça dışardan odaya deniz rüzgarları
değiyordu saçlarına..Bir atın yelesi gibi savruluyordu saçların..
Bütün çiçeklerin isimlerini bildiğimden yüzümü resmine dayayıp
bir bir saydım hepsini..Çuha çiçeğini,akasya dalını,tenine yakışan iğde’yi,
gelinciği ve karçiçeğini çilli bir mevsimle taçyapraklı kolye yaptım saçlarına..,
Ah! şimdi şehrin bir ucunu yırtsak tarih kitaplarından geçmiş mi çıkar
şimdiki zaman mı?..Nasıl ki,’Her kent biraz hüzün biraz umutsa’
Boşa harcanan her Cumartesi merdiven sayısı değişmeyen evler çoğaltır sevdiğim..


Sekiz Mart dünya emekçi kadınlar gününü olanca devrimci içtenliğimle kutlarım..
Sevgilerimle.
1-8 Mart.13.




Suskunluğundan yıldızlar devşirdiğim
bir çocuk düşün
hüzünlerden bilinmezliklere düşen
kaşı kara gözü kara
sağanak yağmurlara benzeyen sesli bir çocuk
garsız
raysız
bir trenin
ayyaş katarlarına yüklemiş kalabalık ve sıcak düşlerini
kaç yanıt talan olur uzaklığında kim bilir
kaç geceyi uyku tutmaz

Kentinle saçların arasında felsefik bağ kurduğum
bir renk düşün
desenleri henüz çizilmemiş
beşinci mevsimi çağıran bir renk
yüzünü şarkılara soyunarak yaklaşsan
tanıyamazlar renklerin delisi sanırlar beni
dur
ışığını kapama birden
sesim kısılır üzülürsün
caddelerden ince ve uzun bir çığlığa dönüşür sabah

Her mısrada geceye kanayan düş’üm
odada her yana dağılmış şiirler
duvarda kirli sakalımla siluetim
kadrajda sana dair üç mektup yan yana
fonda saklımdaki şarkılarım ayaklanır güzelliğimize
sanatın yedinci rengi kendini Temmuz’a bırakır..


dokundum hayata
dokundum anladım
hiç dinmeyecekti o yağmur
söyle bana çocuk fotoğraflı kız
neye benziyor
çocukluğumun parlak sevinçlerini getiren
rüzgar yüklü vapurun


şimdi biz
hangi yıldız
hangi renk
hangi mevsim böyle

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (19)

5.0

100% (19)

Dünyanın bütün kırlangıçları birleşiniz! deliceler aşkına/sonra ağlayalım buz tutsun kirpiklerimiz Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Dünyanın bütün kırlangıçları birleşiniz! deliceler aşkına/sonra ağlayalım buz tutsun kirpiklerimiz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Dünyanın Bütün Kırlangıçları Birleşiniz! Deliceler Aşkına/Sonra Ağlayalım Buz Tutsun Kirpiklerimiz şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
deniz-ce
deniz-ce, @deniz-ce
10.3.2013 14:37:35
5 puan verdi
ışığını kapamış bu şehir
hiçbir şeyin rengi yok şimdi
el yordamıyla bulduğumuz her sevinç firardayken
mevsimler kendi işgüzarlığında gelir geçer
trenler
otobüsler
yolsuz yordamsız ilerlerken bilinmeyen uzaklara
rayların
otobanların üstünde ezilir çığlığımız
karanlığın iştahı çiğnemeden yutar umutları

şehir hep sessizdir
şiir hep sessizdir
içimize inat


dedim ben de.

tebrikler şair.


lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
9.3.2013 23:20:27
5 puan verdi
ne renk ne mevsimlerin adı yok şair

çok güzel.
Sev_tap
Sev_tap, @sev-tap
9.3.2013 22:34:49
5 puan verdi
mevsimsizlik de bir mevsimdir dedim gitti...

bu şiirin altına çokça şey yazmak ve bu aşka dair çokça söz etmek, abesle iştigal olur kanımca...

ondandır susma hakkımı kullanacağım şair...

ne mutlu böyle çok sevilene, sevene...

sevgimle...
GÜLÜMSE İZMİR
GÜLÜMSE İZMİR, @gulumseizmir
9.3.2013 22:25:00
5 puan verdi
Nazım'ın aşkı gibi bir aşk hikayesi ne güzel.
Bir şehir var birlikte özlenen beklenen aşkla.
Kocaman bir öyküye yazılmış dizeler.
Beğeniyle okudum şair arkadaşım.
Saygılar alkışlar İzmir'den.
Işık  Mehmetali
Işık Mehmetali, @isikmehmetali
9.3.2013 19:30:12
5 puan verdi
Her mısrada geceye kanayan düş’üm
odada her yana dağılmış şiirler
duvarda kirli sakalımla siluetim
kadrajda sana dair üç mektup yan yana
fonda saklımdaki şarkılarım ayaklanır güzelliğimize
sanatın yedinci rengi kendini Temmuz’a bırakır..


dokundum hayata
dokundum anladım
hiç dinmeyecekti o yağmur
söyle bana çocuk fotoğraflı kız
neye benziyor
çocukluğumun parlak sevinçlerini getiren
rüzgar yüklü vapurun


şimdi biz
hangi yıldız
hangi renk
hangi mevsim böyle




Çok harikaydı şiir severek okudum,
Yüreğine kalemine sağlık
Yürek sesin hiç susmasın...........
Saygılar selamlar
sunduzyaşar
sunduzyaşar, @sunduzyasar
9.3.2013 19:06:59
5 puan verdi
şimdi biz
hangi yıldız
hangi renk
hangi mevsim böyle


denizler, maviler, umutlar kızıl sabahlarda diyorum yürekten kutlarken...Her daim saygımla..
Feyza Can
Feyza Can, @feyzacan2
9.3.2013 12:18:53
5 puan verdi



kac kilometre siir var hikayesinde biliyor musun?
sicak murekkeple yazilmis.

hayat fragmani gibi.

hep begenimle.
cokca saygi ve selamlar gunes arkadasim.





© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL