0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
791
Okunma

kalbim kurtların
kanatlandığı gecelerde
korkunun tecavüzüne uğrarken,
hayatımı kanatan
ince ihanetlere
ağız vuruyorum...
bana bütün kalabalıkları
kaderimle ezeceğim
güzel bir masal anlatın artık
yalanlarla tütsülenmiş
alaycı bakışlardan uzak olsun.
acılarım ne zaman süt verecek
zevki işaret etmeden,
yamacı yırtılmış eteklerde
beşiğini kazan
nasipsiz bebekler gibiyim.
usanık ve bezgin
şehir çocuklarına bakın
beni taşıyor gözlerinde,
her beklentileri
yasa boğulmuş bir,
şafak garipliğinde.
adet olmuş kadınlar gibi
parayı gördükçe,
erkekliği narinleşen
kirli ayaklara ezilmedi mi?
bu baş, bu gövde.
siz söyleyin;
Tanrıya diz çökmüyor mu ?
kar sayılan zamanlar
mezarlıklar avlamıyor mu ?
içimizde ki karanlık gerçekleri.
yaşadığına yorgun
kendine düşman kesilmiş
birine ne denir Ey ! hayat
yabancı sancılarla boğuşan
hayali büyük insanlar
nefse aradığını verdikçe.
Ölüm ;
kaderin emeğine sıkılmış kurşun
iyilikse;
şeytanı sağır eden
duyguları satın alır
adresi tutuklanmış
ruhlarımız için.
5.0
100% (2)