Gönüllünün gönülsüzün Âşksız bir dem günü geçmez Hem kış bahar hem yaz güzün Âşksız bir dem günü geçmez
Mecnun çölde Yunus hâlde Âşık telde Kerem külde Bulmuş seni bülbül gülde Âşksız bir dem günü geçmez
Hemi ayak hemi bir baş Birbiriyle hiç savaşmaz Kâbedeki kara taşın Âşksız bir dem günü geçmez
Sevdiğine isyân eden Kâlpte âşkı arar beden Hallaç olur kibri güden Âşksız bir dem günü geçmez
Kâh yaşarım dini bütün Kâh zahirim kâhi bâtın Dünyevî’yim çetin ömrün Âşksız bir dem günü geçmez
Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yine demini bulmuş bir şiir. Ancak aşağıdaki kıt' a da kibri güdeni niye Hallaç' a benzettin anlayamadım. Hallaçı kabartılmış, kabarmış anlamında kullandın galiba. Malum olmak üzere Hallaç'tan akla gelen Mansur dur. Hallaç Mansura nam , alem olmuş ya Acaba diyorum" Hallaç mı asar kibri güden?.."
Sevdiğine isyân eden Kâlpte âşkı arar beden Hallaç olur kibri güden Âşksız bir dem günü geçmez
damda deve aranır mı diyen İbrahim bin Edhem düştü aklıma.
ismi İbrâhim bin Edhem bin Mansûr'muş öğrendim.
sonra Bişri hafi..az çok biliyordum ömrü hikayesini
en sonda bahse konu Mansur düştü aklıma
Hallaç'ı burada dağılan dağıtmış olarak aldım.
Hallaç denince akla Mansur düşer bir şekilde.
Mansur düşünce dar ağacı...
"Hallaç" bu dar ağacı olmadan anılmaz, dar ağacına onu götürense zamanın kibri..
Hallaç kabartmış dağıtmış olsa da bilen-gören toplar yine bir şekilde.
sonuçta isyana gönülller. isyana sürükleniyor..ve geri dönüyor kendine bakıyor neyime isyan dercesine... fakat bu arada kendini gütmeye başlamanın ilk evresi genelde dağılmak, kabarmak...
zati yukarıda bahsettiklerimiz ilk evreden sonra kendini toplayanlar... Aşksız bir dem günü geçmeyenler değil mi?
damda deve aranır mı diyen İbrahim bin Edhem düştü aklıma.
ismi İbrâhim bin Edhem bin Mansûr'muş öğrendim.
sonra Bişri hafi..az çok biliyordum ömrü hikayesini
en sonda bahse konu Mansur düştü aklıma
Hallaç'ı burada dağılan dağıtmış olarak aldım.
Hallaç denince akla Mansur düşer bir şekilde.
Mansur düşünce dar ağacı...
"Hallaç" bu dar ağacı olmadan anılmaz, dar ağacına onu götürense zamanın kibri..
Hallaç kabartmış dağıtmış olsa da bilen-gören toplar yine bir şekilde.
sonuçta isyana gönülller. isyana sürükleniyor..ve geri dönüyor kendine bakıyor neyime isyan dercesine... fakat bu arada kendini gütmeye başlamanın ilk evresi genelde dağılmak, kabarmak...
zati yukarıda bahsettiklerimiz ilk evreden sonra kendini toplayanlar... Aşksız bir dem günü geçmeyenler değil mi?
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.