İlk tanışmamız doğum günümdü, on yaşımın kutlaması Babamın hediyesiydi kitabın ‘’sakıncalı piyade’’ Her zaman yanımdaydın, başımın tacı oldun Tanıdıkça seni kanım kaynadı…
Küçüktüm, Anlayamasam da ne demek istediğini Yaşım büyüdü, aldı kitapların kütüphanemde yerini Okudukça öğrendim çözdüm, bir bir ser’ini Kavramaya başladım, düşüncem bilinçlendi Ayrılmaz ikiliydik, Sen bendin, bende sendim…
Evlenip çoluk, çocuk bilinmeze karıştım Küçük yaşta omzuma yük yükledikleri bendim Annelik, gelinlik, eş, olmakla hep uğraştım Sanma ki unuttum seni can arkadaşım…
Gazetede makalene ilişirdi gözlerim Sonra okurum derdim, sözde kalırdı sözlerim Tv ‘ler de tartışmanı, nurlu yüzünü özledim Zaman bulup da izleyemedim Başta çocukların dersleri, ödevleri Sorumluluklarım engelledi Kulak aşinalığı, yine takip ederdim…
Yirmi dört ocak bin dokuz yüz doksan üç sabahı Aldık acı haberini, seni seven gönüller kan ağladı…
Görmüştün vatanın geleceğine kurulan tuzakları Araştırıp öğrenmiştin o günden uzakları Anlatmak istediğin şimdi ki halimizdi Dizlerini dövüp durduğun garip ahvalimizdi…
Susturmak için başka çareleri yoktu Her yolu denediler ama nafile, gözün toktu Yazdığın kelimeler yaydan çıkmış bir oktu Baktılar seninle baş edemeyecekler Hain planlarını devreye soktular Susman gerekiyordu, ölüm emrin verildi Faili meçhul koydular adını, tüm sinirler gerildi…
Yirmi yıl oldu karlı bir günde, kıydılar sana BembeyazAnkara’yı, kanınla boyadılar kırmızıya Yüreğimize sönmez bir ateşi yaktılar Yıllar geçse de seni unutturamadılar…
U n u t t u r a m a y a c a k l a r. . .
Ölümün; Daha çok tanınmana, Daha çok okunmana Düşüncelerinin benimsenmesine sebep oldu bir anlamda Senden önceki aydınlara da Bütün pis foyalarını ortaya çıkaracaklarından Korktukları kalemlere kıydıkça Halk bilinçli sahiplenince Faili meçhul ölümlere son verildi…
Şimdi, Ne yapıyorlar biliyor musun? Öldürmek işlerine gelmedi İstedikleri olmadı Baktılar halkın gözlerinde daha bir yüceldiniz
‘’Çamur at izi kalsın’’ politikası uygulamasına geçtiler
Düzmece senaryolarla, sahte belgelerle Aydınlarımız, yazarlarımız Doğruyu konuşanlarımız, Halkı, verdikleri narkozdan uyandırmak isteyenlerimiz Amaçlarına köstek olanlarımız Silivri’de, dört duvar arasında Tek amaç lekelemek İnsanların beyinlerinde ‘’Acaba?’’ Sorusunu yerleştirmek…
Unuttukları bir şey var Attıkları iftiralara, tuzaklara ancak aptallar kanıp, inanırlar Sizler Türkiye’nin Güneşisiniz ‘’Güneş balçıkla sıvanmaz’’ Dönüp de tarihimize bir baksınlar Bu tür kalleşliklerle Türk halkı sınanmaz…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Merhaba hoş geldiniz. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Şahin hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Şahin hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Saim hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Saim hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Nazmi hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Nazmi hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Görmüştün vatanın geleceğine kurulan tuzakları Araştırıp öğrenmiştin o günden uzakları Anlatmak istediğin şimdi ki halimizdi Dizlerini dövüp durduğun garip ahvalimizdi…
Susturmak için başka çareleri yoktu Her yolu denediler ama nafile, gözün toktu Yazdığın kelimeler yaydan çıkmış bir oktu Baktılar seninle baş edemeyecekler Hain planlarını devreye soktular Susman gerekiyordu, ölüm emrin verildi Faili meçhul koydular adını, tüm sinirler gerildi…
Yirmi yıl oldu karlı bir günde, kıydılar sana Bembeyaz Ankara’yı, kanınla boyadılar kırmızıya Yüreğimize sönmez bir ateşi yaktılar Yıllar geçse de seni unutturamadılar…
U n u t t u r a m a y a c a k l a r. . .
Ölümün; Daha çok tanınmana, Daha çok okunmana Düşüncelerinin benimsenmesine sebep oldu bir anlamda Senden önceki aydınlara da Bütün pis foyalarını ortaya çıkaracaklarından Korktukları kalemlere kıydıkça Halk bilinçli sahiplenince Faili meçhul ölümlere son verildi…
Şimdi, Ne yapıyorlar biliyor musun? Öldürmek işlerine gelmedi İstedikleri olmadı Baktılar halkın gözlerinde daha bir yüceldiniz
‘’Çamur at izi kalsın’’ politikası uygulamasına geçtiler
Düzmece senaryolarla, sahte belgelerle Aydınlarımız, yazarlarımız Doğruyu konuşanlarımız, Halkı, verdikleri narkozdan uyandırmak isteyenlerimiz Amaçlarına köstek olanlarımız Silivri’de, dört duvar arasında Tek amaç lekelemek İnsanların beyinlerinde ‘’Acaba?’’ Sorusunu yerleştirmek…
Unuttukları bir şey var Attıkları iftiralara, tuzaklara ancak aptallar kanıp, inanırlar Sizler Türkiye’nin Güneşisiniz ‘’Güneş balçıkla sıvanmaz’’ Dönüp de tarihimize bir baksınlar Bu tür kalleşliklerle Türk halkı sınanmaz…
Büyük ustayı yadeden vefalı yüreği Ayakta alkışlıyorummmmmmmmmmmmm. Şiir yorum müzik çok çok güzeldi........ Yüreğine kalemine sağlık ustam Saygılar........ Bu vesile ile Büyük ustayı bir kere daha rahmetle anıyorum.............. Saygılar
Merhaba hoş geldiniz Işık hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Işık hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Hüseyin hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Hüseyin hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Yoldaş. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Yoldaş. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Ümit hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Ümit hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Düzmece senaryolarla, sahte belgelerle Aydınlarımız, yazarlarımız Doğruyu konuşanlarımız, Halkı, verdikleri narkozdan uyandırmak isteyenlerimiz Amaçlarına köstek olanlarımız Silivri’de, dört duvar arasında Tek amaç lekelemek İnsanların beyinlerinde ‘’Acaba?’’ Sorusunu yerleştirmek…
Unuttukları bir şey var Attıkları iftiralara, tuzaklara ancak aptallar kanıp, inanırlar Sizler Türkiye’nin Güneşisiniz ‘’Güneş balçıkla sıvanmaz’’ Dönüp de tarihimize bir baksınlar Bu tür kalleşliklerle Türk halkı sınanmaz…
Merhaba hoş geldiniz. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz kardeşim. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz kardeşim. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Uğur Mumcu Vikipedi, özgür ansiklopedi Atla: kullan, ara Uğur Mumcu Ugur Mumcu Cumhuriyet.jpg Doğum 22 Ağustos 1942 Kırşehir, Türkiye Ölüm 24 Ocak 1993 (50 yaşında) Ankara, Türkiye Eğitim Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Meslek Araştırmacı, gazeteci ve yazar Eşi Güldal Mumcu Çocukları Özgür Mumcu Özge Mumcu
Uğur Mumcu (d. 22 Ağustos 1942, Kırşehir - ö. 24 Ocak 1993, Ankara), Türk gazeteci, araştırmacı ve yazar. 24 Ocak 1993'te Ankara'da Karlı Sokak'taki evinin önünde, arabasına konulan bombanın patlaması sonucu suikaste kurban giderek yaşamını yitirmiştir. Konu başlıkları
1 Ailesi 2 Eğitim yaşamı 3 Askerlik dönemi 4 Gazetecilik dönemi 5 Suikast 6 Ödülleri 7 Eserleri 8 Hakkında yazılan kitaplar 9 Hakkında hazırlanan belgeseller 10 Hakkında bestelenen şarkılar 11 Notlar 12 Kaynakça 13 Dış bağlantılar
Ailesi
Annesi Nadire Hanım, babası Tapu Kadastro memuru Hakkı Şinasi Bey idi. Uğur Mumcu, 22 Ağustos 1942 tarihinde, Kırşehir'de, dört kardeşin üçüncüsü olarak doğdu.
Eşi Şükran Güldal Mumcu (Homan) ile olan evliliğinden bir oğlu (Özgür) ve bir kızı (Özge) olmuştur.
Uğur Mumcu anısına ailesi tarafından Ekim 1994'te Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı adında bir vakıf kurulmuştur.
Eşi Şükran Güldal Mumcu, 23. Dönem TBMM'ye İzmir Milletvekili olarak girmiş ve halen TBMM Başkanvekilliği görevini yürütmektedir.
Ağabeyi İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Ceyhan Mumcu'nun Uğur Mumcu ile ilgili röportajlarının bir kısmı Kardeşim Uğur Mumcu adıyla bir kitapta toplanmıştır. Eğitim yaşamı
İlk ve orta okulları Ankara Bahçelievler Deneme Lisesi'nde okuyan Mumcu çok aktif bir öğrenciydi. 1961'de başladığı üniversite eğitimini avukat olmak üzere başladığı Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde 1965'te tamamladı. Henüz öğrenciyken 26 Ağustos 1962’de Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan "Türk Sosyalizmi" başlıklı makalesiyle Yunus Nadi Ödülü'nü aldı. 1963'te fakültede öğrenci derneği başkanı seçildi. 1969-1972 yılları arasında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde İdare Hukuku Profesörü Tahsin Bekir Balta'nın asistanı olarak çalıştı.[1] Askerlik dönemi
Askerliğini yapmaya hazırlandığı sırada 12 Mart döneminde bir yazısında kullandığı "ordu uyanık olmalı" sözleriyle, "orduya hakaret etmek" ve "sosyal bir sınıfın öteki sosyal sınıflar üzerinde tahakkümünü kurmak" suçunu işlediği iddasıyla gözaltına alındı. Mamak Askeri Cezaevi'nde pek çok aydınla birlikte bir yıla yakın kalan Mumcu, bu davadan dolayı 7 yıl hapse mahkûm edildi. Fakat bu karar Yargıtay tarafından bozuldu ve Mumcu serbest bırakıldı. Bu olaydan sonra askerliğini yedek subay olarak yapması gerektiği halde, 1972-1974 yılları arasında Ağrı'nın Patnos ilçesinde, resmi tanımıyla "sakıncalı piyade eri" olarak tamamladı. Patnos'ta, ağır koşullar altında askerliğini yaparken, zaten uzun zamandan beri var olan ülseri yüzünden mide kanaması geçirdi. Gazetecilik dönemi
Yeni Ortam gazetesinde köşe yazarlığı yapan Uğur Mumcu, 1975’ten itibaren Cumhuriyet’te 'Gözlem' başlıklı köşesinde düzenli olarak yazmaya başladı. Aynı zamanda Anka Ajansı'nda çalışmaktaydı. 1975’te Mart dönemini sergilediği makalelerinden oluşan Suçlular ve Güçlüler adlı kitabını yayınladı. Aynı yıl, Altan Öymen' le birlikte hazırladıkları, Süleyman Demirel'in yeğeni Yahya Demirel'in hayali mobilya ihracatını konu edinen, Mobilya Dosyası adlı kitabı yayınlandı.
1977 yılından sonra sadece Cumhuriyet için yazmaya başladı. "Gözlem" başlıklı köşesinde 1991 yılının Kasım ayına kadar aralıksız olarak yazdı. 1977’de Sakıncalı Piyade ve Bir Pulsuz Dilekçe kitapları yayımlandı. Ertesi yıl, Sakıncalı Piyade adlı yapıtını Rutkay Aziz ile birlikte tiyatroya uyarladı. Oyunu Ankara Sanat Tiyatrosu tam 700 kere sahneledi. 1978’de, ünlünün yaşam öykülerini, siyasal geçmişlerini, bir güldürü zenginliğiyle anlattığı kitabı Büyüklerimiz yayımlandı.
1981’de terörün silah kaçaklığıyla ilgisini ortaya koymak ve kamuoyunu bu konuda uyarmak için yazdığı Silah Kaçakçılığı ve Terör yayımlandı. Aynı yıl, Mehmet Ali Ağca'nın Papa'yı öldürme girişiminden sonra Ağca üzerine inceleme ve araştırmalarını yoğunlaştırdı.
Türkiye'de terör olaylarının artması nedeniyle 1979 yılında 12 Mart dönemi öncesi ve sonrası gençlik liderlerinin yaşadıklarını kendi ağızlarından yansıttığı ve silahlı eylemlerle bir yere varılamayacağına dikkat çektiği kitabı Çıkmaz Sokak’ı yayımladı. 1982’de Ağca Dosyası, ardından Terörsüz Özgürlük adlı makale derlemesi yayımlandı. 1983 yılında Ağca ile cezaevinde röportaj yaptı. 1984 yılında Aziz Nesin öncülüğünde bir grup tarafından Cumhurbaşkanlığı ve TBMM Başkanlığına sunulan, ancak Kenan Evren'in imzalayanları "vatan hainliği" ile suçlayarak dava açtığı Aydınlar Dilekçesi'nin hazırlanmasına katıldı; 12 Eylül döneminde aydınlara yapılan işkenceyi anlatan Sakıncasız adlı oyunu yazdı; Papa-Mafya-Ağca kitabını yayımladı.
1987’de araştırmacı gazetecilik açısından büyük bir başarı kabul edilen Rabıta ve 12 Eylül adlı kitapları; 1991’de en önemli araştırmalarından biri olan Kürt-İslam Ayaklanması 1919-1925 yayımlandı.
1991 yılında İlhan Selçuk ve yaklaşık seksen Cumhuriyet gazetesi çalışanı ile birlikte gazeteden ayrıldı. Bir süre işsiz kaldı. 1 Şubat - 3 Mayıs 1992 tarihleri arasında Milliyet Gazetesi'nde yazan Mumcu, Cumhuriyet Gazetesindeki yönetim değişikliği üzerine 7 Mayıs 1992'de Cumhuriyet'e döndü.
Mumcu, 7 Ocak 1993 tarihinde "Mossad ve Barzani" isimli bir yazı yazdı. Bu yazısında Barzani, CIA ve Mossad arasındaki bağlantılara değindi ve yazısını şöyle bitirdi:
"Kürtler sömürgeciliğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa ne işi var CIA ve MOSSAD'ın Kürtler arasında?" "Yoksa CIA ve MOSSAD, anti-emperyalist savaş veriyorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi?"
8 Ocak 1993 tarihli Cumhuriyet Gazetesindeki Ültimatom başlıklı yazısında ise yakında yayınlayacağı kitabında istihbarat örgütleri ile Kürt milliyetçileri arasındaki bağlantıları açıklayacağını yazmıştı. Kardeşi İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ceyhan Mumcu, cinayetten önce Uğur Mumcu'nun İsrail elçisiyle görüşme yaptığını basına gönderdiği açıklamada yazmıştı. Gazetecilik hayatı başarılarla dolu olan Mumcu 24 Ocak 1993 tarihinde uğradığı bombalı saldırı sonucu hayatını kaybetmeden önce polis-mafya-siyaset ağının derin boyutlarını araştırmaktaydı. Öldürülme sebebi olarak Abdullah Öcalan'ın bir müddet MİT için çalıştığını araştırması iddia edilmektedir.[2][3] Suikast
Uğur Mumcu, 24 Ocak 1993'te Ankara'da Karlı Sokak'taki evinin önünde, arabasına konan C-4 tipi plastik bombanın patlaması sonucu suikaste kurban giderek yaşamını yitirdi.[4] Suikastın hemen ardından olay yerinde inceleme yapan uzmanların hiçbir delil bulamadığı, patlamayla etrafa dağılan ve cımbızla toplanması gereken delillerin ise süpürgeyle süpürüldüğü iddia edilmiştir.[5]
Suikasti; İslami Hareket, İBDA-C, Hizbullah, PKK gibi örgütler üstlendi.[6] Suikastin arkasında Mossad'ın ve kontrgerilla'nın olduğu da iddia edilmiştir. Ergenekon Davası sanıklarından Ümit Oğuztan, iddianamede yer alan ifadesinde, Mumcu'nun seri numarası silinmiş ve şu an Irak Devlet Başkanı olan Kürdistan Demokratik Partisi lideri Celal Talabani'ye götürülen silahlarla ilgili araştırması nedeniyle öldürüldüğünü iddia etti.[6]
Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu'yu ziyaretleri sırasında dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü ve İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, "cinayeti çözmenin, devletin namus borcu olduğu"nu belirterek adeta namus sözü verdiler (1993). Suikastın failleri yakalanamamıştır.[6] Ödülleri
1962 Yunus Nadi Ödülü ("Türk Sosyalizmi" başlıklı makalesiyle) 1979 Türk Hukuk Kurumu Yılın Hukukçusu Ödülü 1979 Çağdaş Gazeteciler Derneği Yılın Gazetecisi Ödülü 1980 & 1987 Sedat Simavi Vakfı Kitle Haberleşme ve Gazetecilik Ödülü 1980, 1982 & 1992 İstanbul Gazeteciler Cemiyeti Ödülü (inceleme dalında) 1983 İstanbul Gazeteciler Cemiyeti Ödülü (röportaj ve seri röportaj dalında) 1984, 1985 & 1987 Nokta Dergisi Yılın Doruktaki Gazetecisi Ödülü 1987 İstanbul Gazeteciler Cemiyeti Ödülü (güncel yazılar dalında) 1987 Cumhuriyet Gazetesi Örnek Gazeteci Ödülü (Rabıta Olayı dolayısıyla) 1988 Cumhuriyet Gazetesi Bülent Dikmener Haber Ödülü 1993 Nokta Dergisi Doruktakiler Basın Onur Ödülü 1993 Gazeteciler Cemiyeti Basın Özgürlüğü Ödülü
Eserleri
Mobilya Dosyası (1975) Suçlular ve Güçlüler (1975) Sakıncalı Piyade (1977) Bir Pulsuz Dilekçe (1977) Büyüklerimiz (1978) Çıkmaz Sokak (1979) Rabıta (1979) Tüfek İcad Oldu (1980) Silah Kaçakçılığı ve Terör (1981) Söz Meclisten İçeri (1981) Ağca Dosyası (1982) Terörsüz Özgürlük (1982) Papa-Mafya-Ağca (1984) Sakıncasız (1984) Devrimci ve Demokrat (1985) Liberal Çiftlik (1985) Aybar ile Söyleşi (1986) 12 Eylül Adaleti (1987) İnkılap Mektupları (1987) Bir Uzun Yürüyüş (1988) Tarikat-Siyaset-Ticaret (1988) 40'ların Cadı Kazanı (1990) Kazım Karabekir Anlatıyor(1990) Kürt İslam Ayaklanması 1919-1925 (1991) Gazi Paşa'ya Suikast (1992) Kürt Dosyası (1993) Katiller Demokrasisi (1997) Saklı Devletin Güncesi "Çatlı vs." (1997) Gazetecilik (1998) Polemikler (1998) Uyan Gazi Kemal (1998) Bu Düzen Böyle Mi Gidecek? (1999) Söze Nereden Başlasam (1999) Bomba Davası ve İlaç Dosyası (2000) Unutmayalım, Unutturmayalım (2003) Eğilmeden Bükülmeden (2004) Kır Çiçekleri (2004) Türk Memet Nöbete (2004) Dost Yüzlerde Zaman (2005) Çocuklar İçin (2009) İsterler ki Susalım (2011) Beyaz melek (2011)
Hakkında yazılan kitaplar
Değer, Emin. Uğur Mumcu ve 12 Mart Geriye Dönüşün İlk Adımı. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları, Ankara 1996. Gerger, Adnan. Uğur Mumcu'yu Kim Öldürdü? . İmge Kitabevi Yayınları, Ankara 2011. Mumcu, Ceyhan. Kardeşim Uğur Mumcu. Kaynak Yayınları, Ankara 2008. Mumcu, Güldal. İçimden Geçen Zaman. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları, ankara 2012. Özel, Sevgi. Uğur Olsun! - Bir Devrimcinin Öyküsü. Bilgi Yayınevi, 3. baskı, Ankara 2003. Özsoy, Ali; Fırat, Gökçe; Yaman, Onur. Sol'un Namusu: Uğur Mumcu. İleri Yayınları, İstanbul 2009. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı. Uğur Mumcu Cinayeti. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları, Ankara 1997. Tüleylioğlu, Orhan. Ben, Uğur Mumcu'yum. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları, Ankara 2011. Tüleylioğlu, Orhan. Uğur Mumcu Ölümsüzdür. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları, Ankara 2012. Güldal Mumcu -"İçimden Geçen Zaman" Yayınevi:UM:AG Araştımacı Gazetecilik Vakfı 2012 Ankara
Hakkında hazırlanan belgeseller
Şaban Aktaş tarafından 1/24/2013 4:09:17 PM zamanında düzenlenmiştir.
Merhaba hoş geldiniz Şaban hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Şaban hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin arkadaşım. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin arkadaşım. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Mehmet hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Mehmet hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin arkadaşım. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin arkadaşım. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Bekir hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Bekir hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
ÖNCE ALLAH'TAN RAHMET DİLERİM UĞUR MUMCU'YA. HARİKA BİR ANLATIM. AMA NE YAZIK Kİ HİKAYEDEKİ MEZİYETLERİ BİR İNSAN TAŞIDI MI, BAZI GERÇEKLERİN ÜZERİNE GİDİLDİ Mİ İNSANI YAŞATMIYORLAR HEM İÇERDEKİ DERİN GÜÇLER HEM DE DIŞARDAKİ GÜÇLER. O VE ONUN GİBİ ( EŞREF BİTLİS, ADNAN KAHVECİİ,GAFFAR OKAN VB.) NİCE DEĞERLERİMİZ YOK OLUP GİTTİ. FAİLLER BULUNAMIYOR NEDEN? KUSURA BAKMAYIN AMA ARKASINDA DERİN DEVLETİN ADAMLARI VAR. KİM NE DERSE DESİN BU BİR GERÇEK. ALLAH YAPANLARI ELBET CEZALANDIRIR AMA FAİLLERİN BULUNMAMASI İNSANI DELİRTİYOR. YAZILACAK ÇOK ŞEYLER VAR DA BURASI SİTE. SAYGILARIMLA...
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin Çiğdemim. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin Çiğdemim. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Uğur Mumcu’nun öldürülüşünün ardından yıllar geçmiştir ama unutulmamıştır. Çünkü bu ülke çağdaş, yenilikçi, demokratik bir toplum olma düşünü kaybetmemiştir. Çünkü bu ülke her şeye rağmen sağduyuludur ki bunca olan bitene ve stratejiye rağmen ayakta kalmayı denemektedir. Uğur Mumcu unutulmamıştır çünkü bu ülkenin, Uğur Mumcu ve diğer aydınlık insanlarına vefa borcu vardır ve onlara sahip çıkmayı öğrenmediği sürece uykuları bölünecek, vicdanı rahatsızlanacak, yarınları puslu birer yola dönüşmeye devam edecektir.
Karanfiller bırakıyorum bu sayfaya..........mekanın cennet olsun
Merhaba hoş geldiniz Cana can. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Cana can. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Dizelerin aydınlıkların içinde bir çığlık gibi. İçten , duygulu hoş. İçimizin bir kez daha kanadığı bir günde böyle bir şiiri okumaya ben hazır değilmişim anladım ki.
Merhaba hoş geldiniz Dostyeli hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Dostyeli hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Yirmi dört ocak bin dokuz yüz doksan üç sabahı Aldık acı haberini, seni seven gönüller kan ağladı…
Görmüştün vatanın geleceğine kurulan tuzakları Araştırıp öğrenmiştin o günden uzakları Anlatmak istediğin şimdi ki halimizdi Dizlerini dövüp durduğun garip ahvalimizdi…
Susturmak için başka çareleri yoktu Her yolu denediler ama nafile, gözün toktu Yazdığın kelimeler yaydan çıkmış bir oktu Baktılar seninle baş edemeyecekler Hain planlarını devreye soktular Susman gerekiyordu, ölüm emrin verildi Faili meçhul koydular adını, tüm sinirler gerildi…
Yirmi yıl oldu karlı bir günde, kıydılar sana Bembeyaz Ankara’yı, kanınla boyadılar kırmızıya Yüreğimize sönmez bir ateşi yaktılar Yıllar geçse de seni unutturamadılar…
Şiir ve yorum harika.Uğur'a Allah'tan rahmet diliyorum selamlar........
Merhaba hoş geldiniz Kahraman hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Kahraman hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin Nargülüm. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin Nargülüm. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Onunla tanışma vesilesini nail oldum O şereften mutluyum O günkü o acı günü unutamıyorum Şimdi yazarlar öldürülmüyor,canlı silivride mezara gömüyorlar Duyarlı yüreğin var olsun canım Sevgimlesin her dem
Merhaba hoş geldin arkadaşım. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin arkadaşım. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Görmüştün vatanın geleceğine kurulan tuzakları Araştırıp öğrenmiştin o günden uzakları Anlatmak istediğin şimdi ki halimizdi Dizlerini dövüp durduğun garip ahvalimizdi…
Duyarlı o güzel yüreğini kutlarım Sevgili ablam sevgilerimle..
Merhaba hoş geldin Hayatım. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin Hayatım. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Bekir hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Bekir hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Görmüştün vatanın geleceğine kurulan tuzakları Araştırıp öğrenmiştin o günden uzakları Anlatmak istediğin şimdi ki halimizdi Dizlerini dövüp durduğun garip ahvalimizdi…
NE YAZIKKİ TÜRKİYENİ ÇOK KARANLIKTA KALMIŞ OLAYLARI VAR UGUR MUMCU VE BİR ÇOK FAİLİ MEÇHUL GİZLİ SIRLARINDA ŞİİRİNİZİN İRİNCİ BÖLÜMÜ ÇOK DOGRU VE HAKLI LAKİN İKİNCİ BÖLÜMÜNDE TATHLİLLERİNİZE KESİNLİKLE KATILMIYORUM
FAİLİ MEÇHULLER SAHİP ÇIKILDIDİYE DEGİL FAİLİ MEÇHULLER ORTAYA ÇIKARILIYOR DİYE KESİLDİ GERÇİ KESİLMEDİ EN SON MALUM MUHSİN YAZICIOĞLU MİLLETİN GÖZÜ ÖNÜNDE DONDURULARAK KATLEDİLDİ BEN UGUR MUMCUNUN ÖLÜMÜ İLE İLGİLİ ÇOK MAKALE OKUDUM BUNLARIN HEPSİ DEVLETİN KARANLIK YÜZÜNE İŞARET EDİYOR SİVASTA KATLİAM YAPANLAR İLE BAŞ BAGLARDA KATLİAM YAPANLAR YADA ROVAKE EDENLER AYNI SİMALAR. DANIŞTAYDA SALDIRANLA BAHRİYE ÜÇ OKA SALDIRANLAR AYNI EVRELER MİLLETİN EVLADINI DİNLİ DİNSİZ ALEVİ SÜNNİ KÜRT TÜRK DİYE AYRIŞTIRMAYA KAVGAYA ZORŞYORLAR DİKKAT EDERSENİZ UGURMUMCUNUN KATLİNE SEBEB OLANDA PKK DERİN YAPI İLİŞKİLERİDİR.
BİR KİŞİNİN VEYA TOPLUMUN FİKRİNE KATILMAMAK, O TOPLUMA VEYA KİŞİYE ZULMETME HAKKI TANIMAZ. NE DİN TANIR NEDE DEVLET YASALARI TANIR. KİMSEYİ FİKRİNDEN DOLAYI KATLİAMA, SULME MARUZ BIRAKAMAZSIN. BU VELEVKİ DÜŞMANIMIZ BİLE OLSA ZULMEDEMEZSİN. İNSANLIK ONURUNU ÇİGNEYECEK MUAMELE YAPAMAZSIN. BU İNSANLIGIN DA GERE İSLAMINDA EMRİDİR. ZALİM HANGİ IRK MİLLET VEYA GÖRÜŞTEN OLURSA OLSUN ZALİMDİR. MAZLUMDA HERZAMAN HAKKINI ALMA HAKKI VARDIR.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
TÜM YAZIYA AYNEN KATILDIGIM GİBİ SONKISMI ÖZELLİKLE VURGULAMAK İSTEDİM. NE YAZIKKİ ASIL MESELEMİZ BUİŞTE. HABLEMT OGLU TÜRKİYEDEKİ ALTIN REZERVİ VE BENZERİ KONULAR ÜSTÜNE GİTTİ DİYE SUSTURULURKEN UGUR MUMCUDA DERN YAPI VE İŞBİLİKÇİLERİ ÜSTÜNE GİTTİ DİYE SUSTURULDU. MAŞA HER KİM OLURSA OLSUN MAZLUM HANGİ IRKTAN MİLLETTEN OLURSA OLSUN HAKSIZLIGIN VE ZULMUN KARŞISINDAYIM/Z... NASIL MUSİN YAZICIIĞLUNA ÜZÜLDÜ İSEK HIRANK DİN İNDE KATLEDİLMESİNE ÜZÜLDÜK. MMELEKETİMİZİ KARIŞTIRMAK İSTEYEN LERİ LANETLİYORUM. TEŞEKKÜRLER
Merhaba hoş geldiniz Adnan hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
BİR KİŞİNİN VEYA TOPLUMUN FİKRİNE KATILMAMAK, O TOPLUMA VEYA KİŞİYE ZULMETME HAKKI TANIMAZ. NE DİN TANIR NEDE DEVLET YASALARI TANIR. KİMSEYİ FİKRİNDEN DOLAYI KATLİAMA, SULME MARUZ BIRAKAMAZSIN. BU VELEVKİ DÜŞMANIMIZ BİLE OLSA ZULMEDEMEZSİN. İNSANLIK ONURUNU ÇİGNEYECEK MUAMELE YAPAMAZSIN. BU İNSANLIGIN DA GERE İSLAMINDA EMRİDİR. ZALİM HANGİ IRK MİLLET VEYA GÖRÜŞTEN OLURSA OLSUN ZALİMDİR. MAZLUMDA HERZAMAN HAKKINI ALMA HAKKI VARDIR.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
TÜM YAZIYA AYNEN KATILDIGIM GİBİ SONKISMI ÖZELLİKLE VURGULAMAK İSTEDİM. NE YAZIKKİ ASIL MESELEMİZ BUİŞTE. HABLEMT OGLU TÜRKİYEDEKİ ALTIN REZERVİ VE BENZERİ KONULAR ÜSTÜNE GİTTİ DİYE SUSTURULURKEN UGUR MUMCUDA DERN YAPI VE İŞBİLİKÇİLERİ ÜSTÜNE GİTTİ DİYE SUSTURULDU. MAŞA HER KİM OLURSA OLSUN MAZLUM HANGİ IRKTAN MİLLETTEN OLURSA OLSUN HAKSIZLIGIN VE ZULMUN KARŞISINDAYIM/Z... NASIL MUSİN YAZICIIĞLUNA ÜZÜLDÜ İSEK HIRANK DİN İNDE KATLEDİLMESİNE ÜZÜLDÜK. MMELEKETİMİZİ KARIŞTIRMAK İSTEYEN LERİ LANETLİYORUM. TEŞEKKÜRLER
Merhaba hoş geldiniz Adnan hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Ahmet hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Ahmet hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin canım. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldin canım. Çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Yoksul hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Merhaba hoş geldiniz Yoksul hocam. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar …taşı” gibi susmamasıdır.
Kemalizm benim yaşam şeklimdir.
Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi…Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi.
Kimi ölüler bize ne kadar yakın Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.
Bir ulus, ne kadar okuma-yazma, öğrenme, araştırma eğilimde ise, o kadar sağlam, o kadar hoşgörülü ve demokrat yapıda olur.
Atatürkçülük ne demektir? Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir.Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.
Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarımız bu tablonun ressamlarıdırlar. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” parolası ile liberalizm, en acı örneğini Türkiye’de vermiştir.
Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenen bir suçtur.
Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.
Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da. Ölenlerde ırk ve din ayırımı yapılmaz. Ölen insandır.
Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz.
Evrensel kültürün sanat ve düşün rüzgarları ile Türkiye er geç çağdaş uygarlığa demir atacak.
Milliyetçilik, sömürücülerin değil; Mustafa Kemal devrimcilerinin bayrağıdır.
Türk vatandaşı ; isviçre medeni kanunua göre evlenen,italyan ceza yasasına göre cezalandırılan,alman ceza mahkemeleri usulü yasasına göre yargılanan,fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.