Özledim Sivasım

Şu gurbet eline düştüm düşeli
Özledim Sivasım, seni özledim
Bazen üzgün oldum, bazen neşeli
Özledim Sivasım, seni özledim

Yaz ayında kekik kokan dağını
Mor sümbüllü bahçesini bağını
Sofralarda ayranını, yağını
Özledim Sivasım, seni özledim

Hükümet meydanı tüter gözümde
Buruciye türkü oldu sözümde
Hasretinin izi vardır yüzümde
Özledim Sivasım, seni özledim

Dostlar ile İstasyonda gezmeyi
Kaleye çıkıp ta şiir yazmayı
Köftenin yanın da acı ezmeyi
Özledim Sivasım, seni özledim

Gezip dolaştığım Dikilitaşı
Yediğim yemliği, madımak aşı
Aklıma düştükçe akar gözyaşı
Özledim Sivasım, seni özledim

Abdulvahab Gazi, yüksek bakıyor
Kızılırmak bozbulanık akıyor
Etli pide buram, buram kokuyor
Özledim Sivasım, seni özledim

Paşafabrikası mesire yeri
Güzelliği alır gamı, kederi
Bir başkadır Sultanşehrin değeri
Özledim Sivasım, seni özledim

Gökmedrese nakış, nakış süslenmiş
Her tarafı tarih ile beslenmiş
Sultanşehir Mereküme yaslanmış
Özledim Sivasım, seni özledim

Meydan cami Şemsle dostluk kuruyor
Kale cami Cıbıllarda duruyor
Kaplıcalar derde derman sunuyor
Özledim Sivasım, seni özledim

Etembeyin Parkı gönlümü eğler
Oturur ağalar, oturur beyler
Mızrab saza vurur, üflenir neyler
Özledim Sivasım, seni özledim

Birbirinden güzel konakların var
Herbiri kültüre bir hizmet sunar
Dilim seni anar, yüreğim kanar
Özledim Sivasım, seni özledim

Anlatmakla güzelliği sayılmaz
Dünyayı verseler senden cayılmaz
Çerkezin kahve de çaya doyulmaz
Özledim Sivasım, seni özledim

Murat Karababa