masamda

renginde bir şişenin

içinde hüzünle duran Gül

…………………….. /merhaba

seni,

kim,kimler getirdi buraya

bilmiyorum amma

soyunu iyi tanırım…

oynak bir çingene kızının

…………………./ sepetinde

belkide kulağında fors olsun diye

………………………./taktığısın

şimdi

masamın üzerinde

tüketilmiş,

tüketilmiş

renginde

öyle mahsun

bir şarap şişesinde

seni dalından

beni yârimden ayıran

ayrılık

beni yavaş yavaş öldürür

seni de bir şişede soldurur
……………….Spartakus ile baslayan

……………….o ilk isyandan hemen sonra

………………..ilk sevgiliye dalinda sunulan

………………..yine senin atalarındı

o ilk isyanda

katline ferman çıkarılanlar da

benim atalarımdı.


belki de, belki de oradan tanışıyoruz!

kanlarımızdan mı aldın rengini?


soyunu iyi tanırım:

Paris barikatların da

………………uç verdin

taşlar arasında ihanetle atıldın

dar`da sallanana.

917`de benim atalarımdı açan

ve senin.

ve yine,

19.yüzyılın son çeğreğinde

dalından kopartılan sen gibi

………………………..solan

yine, atalarımla bizdik.





masamda duran

kırmızı gül merhaba…


seni kim,

kimler getirdi buraya

bilmiyorum amma

ayni şey mi yoksa?

seni solduran,beni süründüren

öte ad`ı yenilginin



Masamda

renginde bir şişenin

içinde hüzünle duran Gül

…………………….. /merhaba…

………………………sen, düşersin toprağa
yeni filizlere

………………………ben düşerim yollara
yeni aşk`lara ve kavgalara…

………………………………...

………………………………..




/ __Haziran 1993 / Bukreş


zkan Yıldırım