Çektiğim hangi derdin neyini anlatayım;
Emreyle sol yanımı aç kurtlara atayım…
Yetmediyse kalbimi bir daha kanatayım;

Varsın bütün kainat seni benden kıskansın;
Gözyaşı dökme, bırak, içimdeki sen yansın…

Dün akşam söylediğim küçücük intizârdı;
Sırf sana inat diye kaybettiğim kumardı;
Bırak gitsin dediğim varlığımı inkârdı;

Dudağım yudum yudum safi kedere kansın;
Gözyaşı dökme, bırak, içimdeki sen yansın…

Darmadağın anılar hesabını soruyor;
Yırtılan resimlerin ellerimde duruyor;
Beddular solumdan, hicran sağdan vuruyor;

Dönüp bir bak halime “dur” dediğim tek ansın;
Gözyaşı dökme, bırak, içimdeki sen yansın…

“Bitti” dedin sonunda dudak değdi zehire;
Verdiğin hükümleri gerek de yok tehire;
Düşman oldum bu gece yaşadığım şehire;

Sarıldığın kim varsa yüreğin benim sansın;
Gözyaşı dökme, bırak, içimdeki sen yansın…

Sebebimsin kahrıma, dökülen her yaşıma;
Beni böyle bıraktın tarifsiz bir başıma;
Gözlerime muhtaçtı yaz ki mezar taşıma;

Terk edip gittiğime kara toprak inansın,
Gözyaşı dökme, bırak içimdeki sen yansın…

Ali ALTINLI – 15/12/2012
Saat: 23:41