35
Yorum
27
Beğeni
5,0
Puan
2880
Okunma

-Gün batımında her akşam güneşle denizin
Buluştuğu çizgidir ruhumda sükûn-
-Yağmuru sevmeyenleri anlamıyorum-
Kendimizle dövüşsek de ayna karşısında
Kavgalı yanımızı gizleyip sabahlara
Dışarı çıkarken dudaklarımızı hafiften
Açarak göstersek dişlerimizi
Adım atışlarımız bizi ele verir
Mutsuzuz...
-Gün buğusunda yumuşamış tuzlu suda yüzen
Balıkların yüzgeçleri yorgunluk bilmez diyenler
Çok yanılır-
Kıyıya eteklerini uzatmış rehavet içinde bir dağ
Başı öne eğilmiş gibi gölgesi denizde
Zirvesi bulutlara yaslanmış
Derin bir uykuda
Sansak da vadilerin ağızlarından sular
Dökülürken ele verir bizleri...
Ayaklarını çırpar şırıl şırıl sesler çıkarır
Akarken küçük dere taşlar arasında
İçinde küçük balıklar oynaşır
Ve zaman akar tatlı su olup yamaçtan aşağı
Kayalar sessiz, zambaklar özlem duyar aya
İz kalır arkada kıvrılarak
Yıldızların kümelenmesini beklerken sabah
Dağılanlardan pay almak üzere
Suya kanat vurup yükselirken kuşlar
-ki gagalarında hayat var-
Ve pike yapan martılar gelir gözlerimin önüne
Gün içinde geçip giden şeyler bolca
Dolar aklıma dönüşür bir girdaba
Nedendir, bilmem aniden
Ayaklanırım dağın uykusu kaçar
Çıkardığım sesten ürker balıklar
İçimde
Kaybolur
Umutlar…
(15.10.2012 / Elazığ)
Güneri Yıldız
5.0
100% (34)