25
Yorum
15
Beğeni
4,8
Puan
2033
Okunma
Sevda deryasına dalmayan bilmez
Sevda dedikleri kor imiş meğer
Kalbi kıran aşık hiç iflah olmaz
Görmeyen göz ise kör imiş meğer
Köroğlu tutuldu Hüsnübalâ’ya
Dönüp ellerini açtı Mevlâ’ya
Kays ise ne diller döktü Leylâ’ya
Aşk derdi ne kadar zor imiş meğer
Arzu’yla Kamberden bir ders almayan
Kerem’le Aslı’ya konuk olmayan
Ferhat’la Şirin’i var mı bilmeyen
Ben gibi dertliler var imiş meğer
Ardından baktırıp vede gel eden
Bir çakır dikeni sevip gül eden
Bir güzel sevdası bizi del’eden
Başımda beyazlık kar imiş meğer
Uykusuz geceler geçmek bilmiyor
Gönülse sevdadan kaçmak bilmiyor
Vuslat şerbetini içmek bilmiyor
Aşk ateşi kalpte nâr imiş meğer
Baharla birlikte sevda yürürmüş
Seven gönülleri sevda bürürmüş
Her aşık cananda ışık görürmüş
Sevene o ışık nur imiş meğer
Bayram olur tüm insanlar kaynaşır
Aşık ile maşuk coşar söyleşir
Turnalarda bir biriyle oynaşır
Onların yaptığı kur imiş meğer
Selamlar gönderip seherde yele
Beklersin yolların sevdiğin gele
Sevdanı söylersin dokunup tele
Seninde çaldığın tar imiş meğer
Yeis’e düşsende sen bazı bazı
Kudret kalemiyle yazılır yazı
Lüzumsuz kısaca sözünün özü
Dünya’da en tatlı yâr imiş meğer
Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz
5.0
95% (19)
1.0
5% (1)