13
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1624
Okunma
(I)
Gözleri üstüme çevrili kapanda kısılan insan
hepmi yalan dünya?
satırlarından silinip gidendi yazılar
saman kağıtlara karalama anılar
kayboldu herkes bak!
saklambaç yeni başladı, köşeni kap!
neyledimse yüküm hep ağır
suçum hep var
kaçamadım kovalarlar
duvarlar hep yüksek
sendelemekte dizleri
ellerime çivilenmiş yirmi iki dişli çentik
evet biz istedik!
dönerken dünya
kanayan kalp sona yakın
bu film bitik
kulpunu çıkar ve sapla kendine
beynime işkence ederken anılar
yazdıklarıma hesap sorarlar
kaçınızın aklına gelecek
kaygısı düşecek...
(II)
İlk yudum da ağlamaya başladı dünya
silip attıkları
kibrit kibrit çakıyordu o gün
hayli dalgın dudaklarımda nefesi
külleri ellerinde İsa’nın
kara bir evrende çözünemezlik kadına karşı
anlaşılamaz benimki
durgunluğum rüzğarın azizliği..
eksiğim nabzım da titriyor
sen içişimde iki kadeh konyak
ağlaya ağlaya
üç parmağım üşüse
avuçlarım kanar ağabey...
soğuk havada beklettiğmiz çocukluk dumanı vurur
klarnet beyliğine üç dakikada
Bosna’dan bir kadın göçer
eteklerinde dolaştım nergis kokulu o kadının
iliklerine kadar yalnızım
iliklerime kadar kupkuru ıslağım...
Emre YILMAZ & Ferhat BİÇER
Emre yılmaz : www.edebiyatdefteri.com/index.asp?istek=profil&kim=3771