8
Yorum
11
Beğeni
0,0
Puan
1567
Okunma

kendi içinde kendine
öyküler düzüyor zaman
dün ezilip büzülen
bugün büyük kahraman...
ah bir bilsek,
anlayabilsek dilini
yaş halkalarını bir ağacın
kurulan divan, salıncaklar
kaç mutlu gülümsemedir
ve darağaçları
kırılan dal
karlı boran fırtına, tipi nedir
gövdelerden sorulmalı...
dağdan kopan kaya
çakıltaşı olur çaya
hasreti buluta saran doruklar
yosun tutar, iner suya
içer doya doya...
ey gönül sarmalı
aşk merdiveni misin, nesin
kollarını deryaya bırakan
sevda seli bir nehirsin;
ay ışığında sereserpe
yatağında çırılçıplak
ince belli, beyaz tenli
gönül dersen senli benli
zamana kök salmış koca sedir
aşk değilse nedir?
suya düşen gül
dalında ötüşen bülbül,
kayaların bağrı oyuk
her taşın bir öyküsü var
güzellerin türküsü var
gördük işte her can fani
her ömrün bir törpüsü var...
Şaban AKTAŞ
31.10.2012