15
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
2261
Okunma

Kal’a-yi Sultani cephenin adı
İnsan kor taşıyan heybenin adı
Ne Yemen’e benzer ne Viyana’ya
Ne de oğlu kızı şehit anaya
Osmanlı gözünün üstünde kaşın
Ey Osman sonunda eğildi başın
Su uyudu düşman içti suyunu
Hangi soy ki senin kazdı kuyunu
Arnavut diyemem Mehmet Akif var
Kürt diyemem Molla Gürani boğar
Sırpların içinden Sokullu çıkar
Arabın içinden Emir Sultanlar
Boşnaklar İsmail Paşayı vermiş
Gülzarında nice gül yetişirmiş
Kal’a-yi Sultani asrın gözyaşı
Her milletten şehit bir arkadaşı
Bin dört yüz elli üç İstanbul önü
Bin altı yüz seksen Viyana yönü
Karlofça’da hasta oldun diyorlar
İki asır sonra öldün diyorlar
Sana sorar şanlı ashabı Bedir
Erkek aslan için on sırtlan nedir
İnsan için sende bütün ilimler
Korkuyor ölünden bile zalimler
Güneşin tutulmuş lamban yanmıyor
Yine de kapına gelen dönmüyor
İhanet sırtından vurmuş şirpençe
Kalbinde eriyen kurşundan pençe
Tespih çeker kalbin üzre merhamet
Osmanlı torunu gel bizi affet
Sen gittin gideli bir başka yana
Toprak göğe küstü gönül Kur’ana
Yüce dağlar duman duman desem de
Essem de bir sanki hiç esmesem de
İkincisi kopmuş tufanı Nuh’un
Nusreti yetişmiş şükür Allah’ın
Kal’a-yi Sultani derdim ereğim
Seni düşündükçe yanar yüreğim
5.0
100% (15)