nasıl bozbulanık akar gözyaşlarım
yaylaların uğultulu ağıtlarında
dağ tepe yayla ova
yirmi yaşında genç
nehirler gibi çağlar
kanayan ana yürekleri
sunar sessizliğini
bir avuç dolusu gözyaşı
tesellisi yok ifadelerin
bögrüne saplanan her yeni hançer
yarası sızılar başlar iliklerinde
tutarken yirmi yaşında
şehidin naaşını
ve hangi yürek teselli
bu dev gövdesinde
dünyanın masumluğu vurmuş alnına
kurbanıdır vatanın

wwwwww
KARINCANIN GÖZLERİNDEN BÜYÜK


korkunun öfkesine kapılmış gidiyor gözleri
anlatılmaz fırtınalar öyle büyümüşki
gövdesini isyanın
karıncanın gözlerinden büyük
el yordamıyla aralarken zamanı
kimseye hesap vermezdi

wwwwwwww
GENZİME SAPLANDI YOKLUĞUN DUMANI
çıngı düştü memleketimin yüreğinin harmanına
alıp gitti elinde herşeyi
sıtmalar tuttu elimden ıslak ıslağa hayat
genzime saplandı yokluğun dumanı
inanmış ve kandırılmışlığın
sen dehlizinde kaybol
zamanın ahengi tütsün anlar
akar gönlümün nehirleri
buluşmak için denize
payıtahtı sallanır hayatın
akşam ışıkların sesizliğine takılır hayat
günün hikayesidir yaşama katıla katıla gülmek kadar güzel