Bilseydin,
Ah bir bilseydin ne ihanetler ettiğimi
Çukura gömerdin kendinden önce beni

Renkli maskelerinizi takın
Bir de oradan bakın
Buladığınız ve hiçbir zaman sahibi olamadığınız renklerinize
Ve evlerinize dönün,dönün kaderinizden kaderinize dönün
Sevin, yalancıktan da olsa sevin düşlerinize kapadığınız karınızı

Anladım,
Çok da geç değildi, anladım
Anladım sahipsiz kalmış rüzgarın nasıl deli deli estiğini
Ve içimizi hızla delip geçen trenin nasıl bakire kalmış ya da nadasa bırakılmış gülücüklerimizi hoyatca ezdiğini
Anladım,anlamadığınızı varsayarak anlamadığınızı da anladım

Yedi düvele esen rüzgara inat olsun diye
Ana rahmine dönesim geliyor
Gördükçe bu med cezir yalanına inanmış gitmelerini
Ama
Annem çoktan unutmuş beni
Doldurmuş ayaklarının altını her ne buldu ise
İnanmış bir kere
Sırf cennet ayaklarımın altında bulundu diye

Adamın biri delirmiş!
Bak, kendi mezarını kazıyor
Savurduğu başkasının külleri
Ve
Dizine ha bire vurduğu kendi elleri farkında bile değil
Öldüm!..Öldüm!..Öldüm ben!..diyor
Ona sorsan, şaşkının teki
Diyecek ki
Başımda esiyor selvinin yelleri

Isırdı dilini
Hiçbir şey olmaz!,dedi
Ne yaparsa yapsın
Yılandı artık efendi

Bilseydin,
Ah bir bilseydin ne yalan sevdiğimi
Kendinden vazgeçmiş, kendimden kendime geldiğimi
Bir an bile dayanamazdın, kaçırırdın önce kulaklarını
Sonra aklını ve hiçbir daim umursamadığın gözlerini gizlerdin dizlerinin arasına
Soyardın beni

Ahmaklığın kaderi suların içinde susuz kalmış sıska bir balığın sırtında gizli
Çaresizlikten değil,
Çokluğundan ve yokluğundan kaçırdıkları örseliyor zamanı
Bazen siz’li, bazen de biz’li yim diyor, sorarlarsa nereden geldiğini
Çocukluğum,çocukluğum fısıldıyor duyuyor musun
Duyuyor musun ne kadar ezildiğimi

Bilseydin,
Ah bir bilsyedin sen de çözerdin yakamozların oyununu
Eminim ki Bingo derdin. Geri kalır mıydın hiç,
Geri kalır mıydın o kovulduğun şehvet tarlalarının tadamadığın tuzundan
Sanmıyorum,
Sanmıyorum tango böyle bir şey değil

Ayakların,gözlerin,ellerin ele verecek ve sen hala rahatım,
diyeceksin

Korkmuyorum, tüm şeytanları savuşturdum bu gece
Kıyamet saati.. O da ölümü bekliyor, ben de
Kim kaldığı yerden doğacak,kim doğduğu yerde kalacak


Ağustos 2012
Kundu/Antalya