11
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
2454
Okunma

Secde ettirdim nefsime, şeytani gölgeni
Kalbime söz geçiremez artık iblis dillerin…
I
Tomurcuk güllerin sabahı mısın?
Pembesi, alı, beyazı.. Şafağın gözünden dökülen,
Biliyor muydun? Ecelin boynumda urgan tablosu
Ben küllenirsem ölürsün içimde..
.
Neüdüğü belirsiz sözlerinle dibe vuran ruhumu
Yerle yeksan edip asfaltları
Yedi kat çağ açıp buluşturdular göğsümdeki sancıyla
Ateşe verdiğim acıları…
Tatlı anılar köyünü yakan o deli dervişti.
Deliliği başa bela, aşkı şifaydı, bilmezdi.
Ard arda başsağlığı dilleniyor göğsümde
Ne akılsızmış başım! Dediğinde aydım.
“Unut” telkinlerini ipe dizip kalbine geçiremeyen
Zekâsında şüpheli paketler unutulmuş
Ara sıra yürüdüğün kaldırım taşıydım.
Keyfe kederliğine seçilmiş kurban…
…//
Ya da pejmürde ışıtan bir sokak lambası
Kırdın ampulü; ellerin dert görmesin ey hayat!...
Haklıydın, boşa yanıyordu!
//…
II
Serseri rüzgârlara takıldı uçurtmamın elleri
Ne vakit yükseldiysem göklere
Bilen olmadı.
Ne de olsa aptallığımdan;
Dünyayı karşıma almışlığımdandı.
“ah sağanağımda ki aşk”
Yürekten yağmamıştı yüreğimin kuytularına
Hiç karılmamış meğer sencesin de
Öyle olsa verilirdi hesabı
Ecel yetmeden kırılan testilerimin
Hülasa, boşluk kucaklayan beyhudesin bugünlerde
Sağlığına duacı âmin dileyen de yok artık…
III
Silmişsin gözlerinden hayalimi,
Yokmuşum, olmayacakmışım gibi.
Almışsın gerekli dersini,
Tutma bari cüzamlı addettiğin ellerimi..
.
Beyanından diyorum, yakıtsız kalmış yüreğin,
Organik tohumlar ekerken doğaya,
Geribildirimsizdi hasatların, karavana!
Annenden emdiğin çiğ süte bandın beni
Biliyordun karın ağrısından gitmeyeceğini!
Bulantılı dönemlerin, geçici sanrılarıydı bu.
Adım gibi biliyordum, mutlak doğrulacağını
Belki de deniz havasındandı.
Düşlerinde martılara ekmek atarsın şahsıma
Boğazın ayaklarına sarılıp ağlama şimdi
Yosun tutmuş acılarına
Umudun bittiği yerdeyiz.
Oralarda kalasın…
Neşe CÖMERT
temmuz 2012