27
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
1628
Okunma

Bir yavan hâldeyim, ne saklım saklı, ne bilinir gizim.
Bir boşluk ki dolmuyor içim, ne nâkışım nâkış, ne tamamdır bitiğim..
Bir ürkek hâldeyim, ne sedâm duyulur, ne az olur sesim..
Araftayım, susuz; ne serabım serab, ne ab-ı içtiğim..
Bir bilinmez hâldeyim; ne bildiğim yalan, ne gerçek bildiğim....susmuştu şems..
Bakmayın, gözlerimdeki ışığı sönmüş yıldızlara
Ateş böceklerinin ışıltısını görmek için direnmekteyim
Hayal perdesiydi, deniz fenerlerinin kıyılara vuran aksi
Karabasanlar ta ne zamandır üstümüzde kol gezmekte
Baba sinesi genişliğinde yar ağırlığında!
Kardelenler dağlarımda açar mevsimsiz
Başımda dolanır ebabil kuşları
Meydanlar viranedir, akbabalar azığa hazır
Susturulmuş anaların ninnileri
Göz çukurlarımızda Donkişot değirmenleri döner!
Yaşıyoruz dönence misali vurgun
Peydahlarız karınlıkların, kahpe gülüşündeki kızları
Ayakaltında ezile dursun insan nesli…
Ve ezenlerle bir olmuş halaydayız vesselam
Davul onlardan, zurnalar bizden
Soysuzlara açmışız sineyi, evimizi…
Şimdi yol, iz bulamaz haldeyiz
Gözlerimizi üç kuruşa satanlar!
Ahvalimizi bilenlere yüz çevirmemiz bundan
Görmüyoruz artık; perde büyük sahne sema
Şakağımda soğuk namlunun silueti
Dur diyen yok!
Yüceltilerden inen bir ses
Arşı titretir
Soğuk- buz…
ve gardiyanlar tekmilde
ve sessizdir ölüm.....
sermin ÇINAR/izmir
5.0
100% (26)