5
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
1046
Okunma
ne zaman renkli bir resim çizmeye koyulsam
ellerinle onu silmeye kalkardın
düş kurmaya gelmezdin
değerde vermezdin hatıralara
nasıl ki bir çırpıda sırtını döndüysen tüm yaşanmışlıklara
oysa gözlerinin kıyılarına çoktan demirlemiştim
şimdi yeni yeni ufuklara açılmamı bekleme benden
zar zor yerleşebilmişken...
hadi bir kehanette bulunalım benim için
Yusuf diz çökmemişti değil mi Züleyha’ya
belki ben onlarca kez diz çöktüm sana
Tanrı büyüklük gösterecektir elbet buna sözüm yok
yalnız bu kadar naletlenmişken bir insan
hangi yüzle bir başka sevgiliye el açabilir ki
bak bu alışkanlıkta yapabilirdi
her ne kadar kötü bir şey gibi duruyorsa da
dur ben bir kehanette bulunayım
orta çağı aratmamalı bana verilecek ceza
ilkin çarmıha gerilmeliydim
ta ki elde avuçta hiç bir düş kalmayıncaya dek
sonra gözlerim, sonra sana dair ne var ise artık
nasıl ki veba’yı yahudilerin boynuna doladıysalar
farzedin ki bütün ihanetlerin başlangıcı benim
yalnız, birini terk etmeye yeltendiğinizde
mümkünse elinizi şeyinizden çok göğsünüze götürün
ki zaten mutluluğun elle tutulur bir yanı yok