sabah sabah dükkân mı açıyorsun yine
yahu bugün Pazar
işleri bırak da biraz, yaşamaya bak
haftada bir gün ayır kendine
diyecek oldu öğretmenin birine,
sustu,
‘ Günaydın!’ dedi o kadar…

söylendi kendince
biraz Orhan Veli, biraz Nasrettin
girebilir misin hayata,
bastığın yerden dalma çekip
su gibi sızıp, işleyebilir misin toprağa?!

…

( saatine baktı, şiirin üstüne tarih attı,
parantezi kapatttı)

…

(tarih ölünce de
yazabilir miydi
kendini tarihe?

…

ikinci parantezi de kapattı)
soru işaretini geç şimdi
milyonlarca kilometreden
ışıtabilir misin kendini,
yanağında güneş gülü
yanarken kendi kendine
yaşam sunabilir misin ötekine?

…

sonbaharda düşeceğini bile bile
yaprak olup çınarda
ilkyaz yellerine bırakabilir misin kendini
tüm kurallarını yıkıp yaşamın
esebilir misin kasırga gibi kendine;
ne zaman kurallarını tanımladın
ne zaman hangisini uyguladın?!

…

”içki ve sigara sağlığa zararlıdır!”
ya ben onu içersem, onun beni içtiği gibi
benim de ona zararım vardır;
bırak yahu
sigara bu kadar enayi mi
yakar kül ettirr mi kendini
insan kendi kendine zarar verir
sen bilmez isen sağlığın değerini
kim senin yerine daha iyisini bilir?!


lâf döndü dolandı geldi başa
kendini kendince yaşa
bir bakmışsın dünya tepetaklak
inmişsin aşağıya,
biraz da yaşamaya bak!




Şaban AKTAŞ
09.11.1997